Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor Yerel Haberler Teknoloji Kim Kimdir?
UEFA Uluslar Ligi Play-Off Kura Çekimi: A Milli Takım, Macaristan ile Eşleşti
UEFA Uluslar Ligi Play-Off Kura Çekimi: A Milli Takım, Macaristan ile Eşleşti
Enerjide Hedefimiz Tam Bağımsızlık
Enerjide Hedefimiz Tam Bağımsızlık
Siber Dolandırıcılık Operasyonunda 25 Gözaltı
Siber Dolandırıcılık Operasyonunda 25 Gözaltı
Bakan Ersoy, 2025 Turizm Bütçesini Tanıttı
Bakan Ersoy, 2025 Turizm Bütçesini Tanıttı
Ekim Ayında Kartlı Ödemeler Yüzde 78 Artarak 1,5 Trilyon Liraya Yükseldi
Ekim Ayında Kartlı Ödemeler Yüzde 78 Artarak 1,5 Trilyon Liraya Yükseldi
HABERLER>SAĞLIK-YAŞAM
2 Şubat 2021 Salı - 10:47

Aşı çok daha güçlü ve hızlı antijenik yapı sağlıyor

Covid – 19 aşısının türüne göre değişmekle birlikte yüzde 65 ile yüzde 98 oranında koruduğu ve mikroorganizmanın vücuda alınsa bile hastalığın oluşmayacağı öngörülüyor.

Aşı çok daha güçlü ve hızlı antijenik yapı sağlıyor

Tek doz aşı Covid-19’a karşı korumada yeterli mi?

Covid – 19 aşısının türüne göre değişmekle birlikte yüzde 65 ile yüzde 98 oranında koruduğu ve mikroorganizmanın vücuda alınsa bile hastalığın oluşmayacağı öngörülüyor. İlk doz aşı olunduktan sonra aradaki 1 aylık sürede tam koruyuculuk olmadığı için virüs kapma ihtimalinin olduğunu belirten uzmanlar, vücutta az bir miktar hücrenin virüsü tanıyor olacağı için hastalığın hafif geçeceğini ifade ediyor. Uzmanlar, aşı yapıldıktan sonra kişinin hasta olarak değerlendirilmeyeceğini ve PCR testi yapılması halinde sonucun negatif olacağını vurguluyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Songül Özer, aşının  virüse karşı etkileri ve gerekliliği ile ilgili önemli bilgiler paylaştı.

 

Virüs kapılsa da hafif geçirilmesi bekleniyor 

Aşının türüne göre değişmekle birlikte aşı olduktan sonra yüzde 65 ile yüzde 98 oranında koruma sağladığını belirten Dr. Songül Özer, “Mikroorganizma vücuda alınsa bile hastalığın meydana gelmeyeceğini öngörüyoruz. Aşı yapıldıktan sonra Covid olunursa eğer aradaki yüzde 30 ya da yüzde 10’luk dilimde olmak gerekiyor. Oradaki tabloda beklenti aşı olanlar hasta olsa bile hastalığı hafif geçirmeleridir. Hastanede ya da yoğun bakımda yatan hastaya dönüşmeden virüsü vücuda alsalar bile üst solunum yolu enfeksiyonu olarak basit bir şekilde geçirmelerini bekliyoruz” dedi.

 

İlk doz aşıdan sonra da virüsü kapma ihtimali var 

İlk aşıyı olduktan sonra aradaki 1 ay içerisinde tabii ki koruyuculuk tam olmadığı için virüsle hastalık kapma ihtimalinin olduğuna dikkat çeken Özer, “Virüsün vücuda girmesi ve hastalığa yakalanma ihtimali bulunuyor. Ancak hastaların o süreci hafif atlatmasını bekliyoruz çünkü vücutta az da olsa bir miktar hücre bu virüsü tanıyor olacak. O noktada tamamen kişinin bağışıklık sistemi önemli. Tek dozluk aşının bile oldukça yüksek antikor oluşturabileceği bir hasta kitlesi olacaktır. Covid-19 virüsünü aldığı anda bir doz aşı olduğu ve antikor geliştirdiği için hastalığı hafif geçirdiğini göreceğimiz bir hasta grubu olacak. Bir doz aşı ile hiç korunmayan, antikoru hiç yükselmeyen hasta grubu da olacaktır. Hiç aşılanmamış gibi olan ve bu koronavirüsü vücuduna bir aylık dönemde alıp da gerçekten ağır hastalığı geçirenler de olacak” diye konuştu.

 

Hastaya göre değerlendirme yapılacak 

Hastaya göre değerlendirme yapılacağının altını çizen Dr. Songül Özer, “Aşı olsa da olmasa da hastanın şikayetleri ön plandaysa tedavisini uygulayacağız. Şikayet ya da semptomlar az ise ona göre tedavi uygulayacağız. Tek doz aşı şu anda hastalığı tamamen korumada yeterli değil. Şimdiki bilgiler bunu gösteriyor. O yüzden çok büyük ihtimalle vücutlarına bu virüs girdiğinde hasta olabilirler ama hastalığı hiç aşı olmayanlara göre daha hafif geçireceklerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Aşıdan sonra yapılan PCR test sonucu negatif çıkar 

Aşı yaptırdıktan sonra kişinin hasta olarak değerlendirilmeyeceğini dile getiren Özer, “O yüzden PCR testi de negatif çıkacaktır. PCR testi vücutta o anda hastalık yapma yeteneğinde olan bir mikroorganizmanın tespit edilmesine dayalı bir testtir. Solunum yolu akıntılarından sürüntü yoluyla aktif olan, hastalık oluşturma yeteneğinde olan virüsü tespit ederek PCR testinin pozitif olduğunu görebiliyoruz. Ancak aşı olan kişilerde böyle bir mekanizma olmaz.” dedi.

 

Aşı olanların süper taşıyıcı olma ihtimali bulunmuyor

Süper taşıyıcılığın farklı bir kavram olduğunu ifade eden Dr. Songül Özer, “Vücutta çok fazla mikroorganizma olsa da o mikroorganizmanın nasıl bir özelliğe sahip olduğu önemli. Aşıdan sonraki mikroorganizmalar hastalık üretme yeteneği ortadan kaldırılmış virüslerdir. O yüzden süper taşıyıcı olduklarını düşünmelerine gerek olmadığını söyleyebiliriz” diye konuştu.

 

Hücreler aşı sayesinde virüse hazır oluyor

Dr. Songül Özer, ‘Aşı, hastalık yapan mikroorganizma ile hasta olmadan önce tanışmamızı sağlıyor’ dedi ve sözlerini şöyle tamamladı: 

“Hastalığa sebep olan mikroorganizmanın zayıflatılmış, hastalık yapma gücü azaltılmış hali ile vücudumuzun tanışmasını sağlıyor. Vücuttaki hücreleri hastalık yapma gücü azaltılmış aşı uyarıyor ve hafıza hücrelerine o mikroorganizma yerleşiyor. Mikroorganizmaya karşı hangi hücrelerin kullanılması gerektiğini vücut öğrenmiş oluyor. Gerçek hastalık etkeni virüs vücuda girdiğinde artık hücreler hazır oluyor. Eğer aşılıysak daha hızlı ve daha güçlü yanıt verebiliyoruz. Gerçek hastalık etkeni aşı olduğumuz halde vücudumuza girebilir ama onu ortadan kaldırmamız kesinlikle çok daha büyük bir ihtimal olur. Çok daha güçlü ve hızlı bir antijenik yapı için aşı oluyoruz.”


Hibya Haber Ajansı

 
Borsalarda yön yukarı
 
28 gündür ülkemizin gündeminde yer alan Boğaziçi Üniversitesi
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Covid 19 tedavisinde semptomatik tedavi önemli
Acil Tıp Uzmanları Derneği (ATUDER) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Başar ...
COVID–19 döneminde kök hücre bağışından vazgeçmeyin
Ülkemizde, başta lösemi hastaları olmak üzere kök hücre bağışı bekleyen ...
Ağız kokusu kanser belirtisi olabilir
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım konu ile ilgili bilgiler verdi.
 
Endişe ve üzüntü kalp krizine davetiye çıkarıyor
Kalbin ana besleyici damarlarında oluşan tıkanma sonucu kalp kasının yeterli ...
Reflü şikayetlerini hafife almayın
Göğsün arkasında yanma, boğazda gıcık, yediklerin ağza geri gelmesi gibi ...
Ensede ağrı sinüzit belirtisi olabilir
Bir çok kişi için can sıkıcı sorun haline gelen sinüzit alın, ense veya ...
 
Günümüzde yaşanan sağlık sorunlarının çözümü kolajen peptitler’de
Uzun yıllardır cilt ve eklemlerle anılan kolajen peptitlerin, günümüzde ...
Strese karşı geleneksel tıp çözümleri
İş hayatının zorlukları, ekonomik sorunlar, trafik çilesi derken bir yılı ...
Ekran başında çalışanlarda göz kuruluğu tehlikesi
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Hakan Yüzer konu ile ilgili bilgiler verdi.
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Haber Yorum Spor
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri