Türkiye’nin Suriye’ye yönelik kardeşlik merkezli yaklaşımı, bölgede yeniden şekillenen denklemlere güçlü bir istikamet kazandırırken, önceki dönem milletvekillerinden İbrahim Aydemir, Cumhurbaşkanımızın sözlerinin “el atına binenin tez ineceğini” hatırlatan veciz tavrıyla herkes için açık bir uyarı niteliği taşıdığını ifade etti.
Cumhurbaşkanımızın Suriye’de yaşayan tüm toplulukları Türkiye’nin kardeşlik dairesinin bir parçası olarak gördüğünü vurgulayan Aydemir, açıklamalardaki hüsnüniyetin, bölgede huzur ve istikrarı kalıcı kılma iradesinin açık göstergesi olduğunu belirtti. Bu yaklaşımın, hem devlet aklının sürekliliğini hem de Türkiye’nin bölgesel barışı önceleyen kadim duruşunu yansıttığını dile getirdi.
Aydemir’e göre Türkiye, Suriye’de sulh ve emniyetin tesisi için bütün aktörlerle temas yürütme kararlılığını muhafaza ediyor. Cumhurbaşkanımızın, Suriye’nin uluslararası ilişkilerde yakaladığı yeni ivmeyi memnuniyetle takip ettiklerini beyan etmesi de bu çerçevede değerlendirildi.
10 Mart Mutabakatı'nın önemi
Aydemir bu noktada, Suriye’nin birlik ve bütünlüğünü pekiştireceğine inanılan 10 Mart Mutabakatı’nın önemine ayrıca dikkat çekti. Cumhurbaşkanımızın bu mutabakatın uygulanmasındaki kararlı duruşu sürdürme vurgusunun, bölgesel denge için kıymetli bir işaret olduğunu kaydetti.
Öte yandan 8 Aralık devriminin yıl dönümü yaklaşırken, geçmişe saplanmak yerine müşterek geleceğe odaklanmanın zarafetini hatırlatan açıklamalar, Aydemir tarafından “devlet geleneğinin asaletini yansıtan bir çağrı” olarak nitelendirildi.
Bölgeye yönelik fitne hesaplarına karşı net bir duruş
Aydemir, bölgede yayılmacı hedeflerle hareket eden dış telkinlere ve dış kışkırtmalara prim verilmemesi gerektiği uyarısını da Cumhurbaşkanımızın berrak bir mesajı olarak yorumladı. Bu mesajın, özellikle bölgeyi karıştırmak amacıyla şer odaklarının sırtına binmeyi görev bilen unsurlara yönelik ağır bir ihtar niteliği taşıdığını söyledi.
Bu bağlamda Cumhurbaşkanımızın “el atına binenin tez ineceği” hatırlatması, Aydemir tarafından hem tarihi bir öğüt hem de günün şartlarında stratejik bir uyarı olarak okundu. Aydemir, “Bölgemizi karıştırmaya heves edenler, milletimizin irfanıyla ve devletimizin ferasetiyle er ya da geç karşılaşır” değerlendirmesinde bulundu.