MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan ve AK Parti'yi '28 Şubat mağduriyeti'ni oynamakla suçladı.
Bahçeli şöyle konuştu: Ayrı ayrı partilerden olsak da Allah uzun ömürler versin Sayın Necmettin Erbakan ve arkadaşları hayattadır. Bir mağdur aranacaksa adres onlardır. AKP olsa olsa müdahale sonucu kazançlı çıkan baş aktördür. Biz milli görüş gömleğini çıkanların yaptıkları tam bir aldatma ve ikiyüzlülüktür.
İşte Bahçeli'nin konuşmasından ana başlıklar
MHP aylardan beri kurumlar arasındaki çatışmayı kaygıyla izlemekteir. Partimiz bu gidişattan endişe etmektedir. Bunlar yersiz ve temelsiz vehim değildir ne kadar inkar edilirse edilsin öncü bir sarsıntıdır. Bu gidişattan kazançlı çıkacak kimse olmayacağı da açıktır.
MHP'NİN ÇAĞRISI KARŞILIK BULDU
Yaptığımız grup toplantılarında Cumhurbaşkanı'na açık çağrı yapmıştık. Nihayet sayın Cumhurbaşkanı yüksek yargı organlarıyla münferit görüşmeler yapmış, Başbakan Erdoğan da Çankaya'da toplantı yapmıştır. Yetersiz de olsa çağrımızın karşılık bulması olumlu bir gelişme olarak görülmektedir.
Bizim talebimiz sorunların parça parça kurumlar bazında ayrı ayrı çözümler değil bütün tarafların biraraya geleceği bir devlet zirvesi yapılması yolundadır. Belki de böyle bir zirvede herkes eteğindeki taşları dökecek ve kamuoyunun kaygılarını bir nebze olsun giderilmesidir. Dışarıda teslim ola ola ilerleyerek sözümona sıfır sorun arayarak tuhaftır ki içeride yüzlerce sorundan kaçılmayacağını ortaya koymaktadır. AKP'nin temel felsefesi dışarıda 'sıfır sorun' içeride 'herkesle sorun'dur
AKP'NİN ARTIK YALANI KALMADI
AKP zihniyetinin bunca zamandan sonra yeni yalanı kalmamıştır. Yetim hakkı üzerinden dürüstlük siyaseti yapanların inanç istismarıyla şebeke kuranların yüzü ortaya çıkmıştır. Terörist hasretle kucaklanarak silahla yapılmak istenen siyasetin malzemesi haline getirilmiştir. Yıllarca yabancı başkentlerde boyun eğilerek aranan meşruiyetin balonu patlamıştır.
AKP'nin Anayasa değişikliği için oynayacağı son koz ve saklanacağı payandasından başka bir şey kalmamıştır. Başbakan başarısız siyasetini, teslimiyetçi zihniyetini şimdi 7 yılın sonunda Anayasa'ya bağlama arayışındadır. Nitekim parti kapatma izni Meclis'e verilmesi önerisi hesap vereceği günlerin kabuslarını gören bir zihniyetin sonucudur.
ANAYASAYI YENİ MECLİS YAPACAK
Anayasa değişikliği önerilerimiz şunlardır. Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulmalıdır. Anayasa değişiklikleri tartışılmalıdır. Üzerinde mutabık kalınacak konular kamuoyuyla paylaşılmalıdır. Erken ya da zamanında yapılacak milletvekilliği seçimlerinden sonra oluşacak TBMM'nin iradesine bırakılmalıdır.
Bu konuda aralarında yakınlaşma görünen AKP ile BDP'nin işbirliği yaparak konuyu referanduma getirmelerinin yolu açıktır. Biz şimdiden Erdoğan ve ittifak yapacağı arkadaşlarına referandum yolunun açık olmasını dileriz. Ne var ki bu arayış ne çağdaş anayasa arayışıdır ne demokrasi içindir ne de millet hayrınadır.
ERDOĞAN MAĞDUR ROLÜ OYNUYOR
Sayın Erdoğan mağdur rolünü oynarak sahte darbe karşıtlığını oynamaktadır. Toplumu siyasi hesapları uğruna cepheleştirerek yalanlarına katılmış yeni cepheler arayarak hesap vermekten mümkün olduğunca kaçınmaktır. Bu hesap gününe kadar yaptıklarını aklayacak, talanı meşrulaştıracak, bölücülüğü önleyecek sipariş bir anayasa peşindedir.
28 Şubat olarak anılan 1997 yılında gerçekleşen siyasete müdahale süreci akabinde talihsiz gelişmeler olmuş ve Türkiye'nin siyaset düzeni bozulmuştur. Türk siyasetinin taşları oynamıştır, müdahalenin odağındaki siyaset ve siyasetçiler arasında yaşanan derin kırılmalar iyice derinleşmiştir. Bu kırılmanın ardından 7 yıldır iktidarda bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi doğmuş ve yerini almıştır.
AK PARTİ SUNİ BİR İMALATTIR
AKP ara rejim arayışlarının ürünüdür ve suni bir imalattır. Varlığı yapay gerilimler üretmesine bağlıdır. Varlık nedenlerinin ve velinimetlerinin farkında olan siyaset tüccarların kaybettikleri itibarını dışarıda aramışlardır. Merhum Menderes ve Özal çizgisiyle rabıta kurma arayışlarına girmişlerdir. Bugün medyada AKP ile ANAP ve DP arasında kurulması istenen bağ gözönünde bulundurularak mağduriyetin temeli burada aranmalıdır. Bunlar beyhude meşrulaşma çırpınışlarıdır tam bir siyaset garibesidir.
Siyaset algısı ve dengesi geliştikçe milletimiz bunları da kendiliğinden pasifize edecektir. Siyasetin kaçılınılmaz akibetinden AKP'nin kaçışı olmayacaktır. Diğer partilerin kaçınılmaz son AKP'yi de beklemektedir. Korkunun ecele faydası yoktur. Bugün kalkıp 28 Şubat sürecinin sona erdiğini söyleyerek kendilerine pay biçenler aslında kendi varlıklarını tekzip etmiş durumdadırlar. Erdoğan ve ekibi 28 Şubat'ın can çekişen arızalı kalıntılarından başka bir şey değildir.
ASIL MAĞDUR OLAN ERBAKAN
Ayrı ayrı partilerden olsak da Allah uzun ömürler versin Sayın Necmettin Erbakan ve arkadaşları hayattadır. Bir mağdur aranacaksa adres onlardır. AKP olsa olsa müdahale sonucu kazançlı çıkan baş aktördür. Biz milli görüş gömleğini çıkanların yaptıkları tam bir aldatma ve ikiyüzlülüktür.
Erdoğan'ın gerçek samimiyet sınavı 28 Şubat aktörlerinden hesap sorarak anlaşılacaktır. Miletimiz müdahale sürecini de müdahalelerden mağdur olanları görmüş ve anlamıştır. İlk seçimde de cevabını verecektir.
Geçtiğimiz hafta yaşanan tahkikatlar sonucunda bazı üst düzey askerlerin tutuklamalarına karşı İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı'nın yapmış olduğu konuşma talihsizlik olmuştur. Yargının işine karışıp bir girişim başlatmak niyetinde elbette değiliz. Yargının bu saygınlığı zedeleyecek telkin ve söylentilerden uzak durması gerektiğini açıklamak istiyorum.
ERDOĞAN VE EKİBİ HESAP VERECEK
Tarafsız yargı arayanlarla bağımsız yargı arayanların kutuplaşma dileriz ki günlerdir meydan okuyan AKP hükümeti dayatmalara teslim olmasın. Türkiye'de hava puslanmayacak diyen Başbakan Erdoğan, umarız ki 28 Şubat'ta puslu havada doğmuş olan partisini yine böyle bir havada teslim etmesin. Millete vereceği daha çok hesabı olacaktır.
Erdoğan'ın alttan alarak, boyun eğerek, gereksiz tebessümler dağıtarak dış politikada başarılı olamayacağını anlayayamış AKP hükümeti seçim gününe kadar bu zaafyetini devam ettirecektir. 24 Nisan'dan ABD Başkanının iki dudağı arasından çıkacak mesaj bu sene daha da önem arzetmiştir. Süreç biraz daha Ermenistan'ın arzu ettiği yöne kayacaktır. Başbakan Erdoğan'ı TBMM'de bekletiği teslimiyet projelerini geri çekmeye davet ediyorum.
TÜRKMENLER KADERİNE TERKEDİLDİ
Irak'la ilişkiler çerçevesinde Türkmen kardeşlerimizle ilgili olarak umut verici bir gelişme ortaya çıkmamıştır. Şimdi Irak böyle dağınık bir ortamda seçime gitmektedir. Türkmen kardeşlerimiz 70 milyonluk Türkiye'nin yanıbaşında sahipsiz bırakılmıştır. Demokrasinin gereği olan bu seçimin bölgede çok önemli yankılarının olacağı kuşkusudur. MHP TBMM'de üyesi bulunan her siyasi partinin bir gözlemci heyetinin teşkil edilerek Irak seçimlerinin yerinde izlenmesini önermektedir.
Başbakan Erdoğan'ın ekonomik bilgisi ülkemiz için büyük bir şanssızlıktır. Borsanın değer kaybetmesiyle hafakanlar içinde kalan bu zihniyetin ekonomiyi oranlarda araması, katsayılarda bulması, rakamlarla izah etmesi milletimizin yaşadığı buhranın en temel faktörleri arasında yer almıştır. Ekonominin Ağrılının, Trabzonlunun, Şırnaklının, Muğlalılının hayatlarını nasıl sürdürecekleri üzerinde durur ve bunların yol ve yöntemlerini araştırır.
AK PARTİ İŞSİZ VE AŞSIZ BIRAKTI
Kendi yarattığı krizin altında kalacağını anlayan iktidar partisi ön almaya çalışmış bugünün sorumlusu ve hazırlayıcısı olmadığı yönünde kirli bir politikaya girişmiştir. Bugün ortaya çıkan devlet krizinin uzun süredir can çekişen ekonomiye olumsuz etki yapacağı doğrudur. Erdoğan'ın ekonominin genel gidişatını borsa endeksine bağlaması, AKP iktidarının şimdiye kadar milletimizin iş ve aş durumuna neden karşılıksız bıraktığı anlaşılmaktadır.
MHP ÇARPIŞMA ANINI BEKLİYOR
Erdoğan'ın sık sık Titanic gemisinden örnekler vermesini anlamlı olduğunu söyleyen Bahçeli, şöyle konuştu: Sayın Erdoğan'ın gemiden sürekli bahsetmesi gemilerle ilişkisini ortaya koyuyor. Titanic bir buz dağına çarpıp batmıştı. AK Parti, MHP ile Türkiye'ye sevdalılarına çarpacağı günler yakındır....