Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya Spor Yerel Haberler
Bakan Kacır: Yerli ve milli hibrit roketle aya ulaşacağız
Bakan Kacır: Yerli ve milli hibrit roketle aya ulaşacağız
Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa Mahkemesi'ndeki törene katıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan Anayasa Mahkemesi'ndeki törene katıldı
Bakan Yerlikaya başkanlığında güvenlik toplantısı gerçekleştirildi
Bakan Yerlikaya başkanlığında güvenlik toplantısı gerçekleştirildi
Merkez Bankası politika faizini yüzde 50 düzeyinde sabit tuttu
Merkez Bankası politika faizini yüzde 50 düzeyinde sabit tuttu
23 Nisan'da 23 gemi, 23 liman ziyareti gerçekleştirdi
23 Nisan'da 23 gemi, 23 liman ziyareti gerçekleştirdi
HABERLER>SAĞLIK-YAŞAM
3 Temmuz 2021 Cumartesi - 12:28

Beslenmenin epigenetik faktörler üzerinde etkisi büyük

Beslenmenin, epigenetiği veya genetiği değiştirerek hastalıkların önlenmesinde ya da ortaya çıkmasında önemli bir etkisi olduğunu belirten uzmanlar, doğru ve dengeli beslenmenin önemine vurgu yapıyor.

Beslenmenin epigenetik faktörler üzerinde etkisi büyük

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Yüksek Okulu (SHMYO) ve Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Mesut Karahan, epigenetik faktörler ve beslenme arasındaki ilişki hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Epigenetik nedir?

Epigenetiğin, “DNA dizisini değiştirmeden gen ekspresyonunu modüle eden DNA kromatin yapısında hücreye özgü geri dönüşümlü modifikasyonlar” olarak tanımlanabileceğini belirten Doç. Dr. Mesut Karahan, “Bu duruma mendel olmayan kalıtım da denebilir. Epigenetik faktörler aynı organizma içinde hücreden yavru hücreye kalıtsaldır ve bu kalıtımın organizmalar arasında nesiller arası olabileceğine dair birçok çalışma bildirilmiştir. Nitekim her canlının genetik mirası, hem DNA dizi bilgisini hem de epigenetik bilgiyi içerir ve bunların etkileşimi, organların ve hücrelerin işlevini sürdürür. Ayrıca, son yıllarda yapılan çeşitli araştırmalar, hastalıklara karşı farklı duyarlılıklar kazandırabilen spesifik genleri ve epigenetik durumların varlığını doğrulamıştır.” dedi.

Bazı hastalıklar epigenetik risklerle ortaya çıkabiliyor

Genomdan farklı olarak, epigenomun çevresel faktörlerden etkilenerek değişebildiğini ve bu nedenle bazı hastalıkların epigenetik risklerle meydana gelmesini tetikleyebildiğini kaydeden Doç. Dr. Mesut Karahan, “Bu tür değişiklikler en çok ilaçlar, beslenme ve diyet veya radyasyona maruz kalma gibi yoluyla çevresel maruziyetler gerçekleşir. Beslenmenin farklı epigenetik modifikasyon türleri üzerindeki etkisi ve özellikle  birçok kanser çeşidindeki ilerleme riski hakkında birçok çalışma mevcuttur. Örneğin yeşilliklerden alınan folat, kırmızı üzüm ve ürünlerinden alınan polifenoller (resveratrol, genistein vb.), çinko ve α linoleik asit gibi besin bileşenlerinin alımının kanser gelişiminde veya inhibisyonunda etkili olduğunu bildiren birçok araştırma vardır.” dedi.

Folat eksikliği hamilelere düşüğe sebep olabiliyor

Bu diyet bileşiklerinin birçoğunun epigenetik modifikasyonları etkileyerek kansere karşı koruyucu bir etki sağladığının düşünüldüğünü kaydeden Doç. Dr. Mesut Karahan, “Buna örnek vermek gerekirse Folat önemli bir tek karbon vericidir ve tek karbon metabolizması DNA, protein ve fosfolipidlerin sentezi için gereklidir. Folat sadece diyetten elde edilir ve 5,10-metilentetrahidrofolata (MTHF) dönüştürülür. MTHF, bir metil donörü görevi görerek homosisteini metiyonine çevirir ve DNA'yı metilleyerek epigenetik mekanizmaların regüle edilmesinde çok önemli katkıda bulunur. Folat eksikliğine bağlı olarak DNA tamirine etki eden metilasyon modifikasyonun gerçekleştirilememesine bağlı olarak çeşitli kanser türleri ve sinir sistemi hastalıkları bildirilmiştir. Folat eksikliğinin hamile kadınlarda düşük tehlikesine sebep olduğu bilinmektedir. Folat düzeyleri düşük olan annelerden doğan nöral tüp defektli yavru riskinin arttığı da gösterilmiştir.” dedi.

Beslenmenin hastalıkları önlemesinde etkisi büyük

“Folat eksikliği, tüm canlılarda, dokularda ve gelişimin tüm aşamalarında aynı etkiye sahip değildir” diyen Doç. Dr. Mesut Karahan, “MTHFD1 G1958A genotipine sahip olanların, nöral tüp defekti olan bebekleri doğurma riskinin daha yüksek olduğu bulundu, bunun bir metil donörü olarak kolinden (örneğin yumurtalardan) kaynaklandığı düşünülmüştür. Kısacası beslenmenin tamamen epigenetiği veya genetiği değiştirerek hastalıkları %100 önleyeceğini söyleyemesek de önemli bir etkisi olduğu söylenebilir.” diye konuştu.

Hollanda açlık kışında hamile olan kadınların bebeklerinde sağlık sorunları görüldü

Epigenetik faktörlerin anneden yavruya geçebileceğini ve beslenmenin epigenetik faktörler üzerindeki önemini Hollanda'da ''Hongerwinter'' adıyla bilinen Hollanda açlık kışı zamanına yönelik yapılan çalışmalar öne çıkardığını ifade eden Doç. Dr. Mesut Karahan, şunları söyledi:

“Hollanda açlık kışı 1944 yılının Eylül ayından başlayıp 1945 yılının Mayıs ayına kadar süren ve Hollanda'daki kıtlık zamanını tanımlayan süredir. O dönemde hamile olan kadınların bebeklerinde vücut anomalileri, kronik hastalıklara yatkınlıklar, raşitizm ve büyüme gerilikleri görüldü. Örneğin 2006 yılında  yapılan bir çalışmada, Hollanda açlık kışını kapsayacak şekilde, Kasım 1943 ile Şubat 1947 yılları arasında Amsterdam'da doğmuş 2414 kişi incelendi. Çalışmada izlenen insanların diğer insanlara göre glikoz tolerasyonunun ve insülin konsantrasyonunun artmış ve kan basınçlarının yüksek olduğu bulundu. Ayrıca yetişkinlikte albüminüri görülme olasılığının 3.2 kat artmış olduğu, tıkayıcı hava yolu hastalıklarının daha fazla görüldüğü, kan lipidlerinin yüksek olduğu ve kadınlarda meme kanseri riskinin 5 kat artmış olduğu bulundu. Bu da bize yetersiz beslenmenin epigenetik faktörler üzerindeki etkilerinin nesiller boyu bile aktarılabileceğini kanıtlar niteliktedir.” dedi.

Sonrasında gelişen moleküler tekniklerin, beslenmenin epigenetik faktörler üzerindeki etkilerine dair daha fazla araştırmanın kapısını araladığını kaydeden Doç. Dr. Mesut Karahan, “Örneğin obezite ve yüksek yağlı diyetlerle beslenen obez hamile kadınlarda yüksek miktar spesifik yağ asidi taşıyıcıları yoluyla plasentaya ve ordan bebeğin dolaşımına geçen yüksek miktar lipid tespit edilmiştir. Bu lipidler bebek gelişimin sürecinde hücresel reseptörlere karşı ligand görevi görerek DNA’nın hipermetilasyonu ve histon asetilasyonlarına neden olmuş, bu durum da gen ekspresyon düzeylerini değiştirerek hücrelerde zararlı sinyal yolak modülasyonlarına neden olmuştur.   Bu değişikliklerde postnatal dönem ve sonrasında çeşitli nörolojik, kanser, kas-iskelet sistemi gibi birçok bozuklukla ilişkilendirilmiştir. Özellikle yıllar süren kanser araştırmalarında genotipin tek başına tüm kanser riskini açıklamadığı anlaşıldıkça epigenetiğe artan bir ilgi oluştu.” dedi.

Beslenmenin epigenetik faktörler üzerinde önemli etkisi var

Doç. Dr. Mesut Karahan, “Ek olarak, beslenme ve düzenli egzersizle birlikte yapılan yaşam tarzındaki değişikliklerle birçok kanserin önlenebileceği yaygın olarak kabul edilmektedir. Örneğin kolon kanseri vakalarının yaklaşık %45'inin diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri ile önlenebileceği öne sürülmüştür. Sonuç olarak beslenmenin epigenetik faktörler üzerinde önemli etkisi bulunmaktadır ve bunlar çalışmalarla da desteklense de  bu alanda daha fazla araştırma yapılmasına ihtiyaç vardır.” diye konuştu.

Hibya Haber Ajansı

 
Enflasyonda düşüş beklerken yükselişle yüzleşmek
 
OGM yangın söndürme havuzları konusunda uyardı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Covid-19 sadece aşıyla ortadan kalkabilir
Ortaya çıkan varyantlarıyla dünya genelinde etkili olan Covid-19’la mücadelede ...
Dondurmanın 7 faydası
Acıbadem Altunizade Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Ertan açıklamalarda bulundu.
Koronavirüs, aşının yan etkisinden daha tehlikeli
ABD Hastalık Kontrol Merkezi (CDC) aşının çocuklarda kalp iltihabı yapabileceğine ...
 
Delta varyantıyla mücadelede aşılama şart
Tüm dünyada etkisi artan delta varyantıyla mücadelede aşılama çalışmalarının ...
Masa başı çalışanları en çok boyun fıtığından şikayetçi
Teknoloji her geçen gün değişmeye ve gelişmeye devam ediyor. Yanımızdan ...
Delta Varyantı ağır seyirli hastalığa neden olabiliyor
Memorial Şişli Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji ...
 
Gözlerinizi 6 adımda güneşten koruyun
Acıbadem Bakırköy Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Dr. Evren Baca, güneş ...
Yaz ayında en çok tüketmemiz gereken meyve ve sebzeler nelerdir?
Uzman Diyetisyen Aslıhan Küçük Budak konu hakkında bilgiler verdi.
Covid kaynaklı kalp ve damar hasarına dikkat
Memorial Şişli Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Doç. Dr. ...
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ANKET
Türkiye'nin aktif dış politikasını nasıl buluyorsunuz?

Doğru Buluyorum
Yanlış Buluyorum
Fikrim Yok

Sonuçları göster Anket arşivi
ARŞİV
Ana Sayfa Teknoloji Kim Kimdir? Gündem Siyaset Ekonomi Asayiş Eğitim-Bilim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Dünya
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri