Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
"Konuşmamım hemen başında dost ve kardeş Azerbaycan'ın şehitlerimize Allah'tan rahmet dilemek istiyorum. Ermenistan'ın Azerbaycan'ın zaferiyle neticelenen savaşın ardından yaşanan bu durumu kabul edilemez buluyoruz. Tüm dünya bilmelidir ki Azerbaycan'lı kardeşlerimizin yanındayız. Sürekli saldırgan tavrını devam ettiren Ermenistan bu durumun sonuçlarına katlacaktır. Bir kez daha Azerbaycan'lı şehitlerimize rahmet diliyorum. Kardeşim İlham Aliyev başta olmak üzere tüm Azerbaycan halkına başsağlığı diliyorum.
Bugün Türkiye'nin yurtları dünyanın en iyileri arasında yer alıyor. Tüm imkanlarıyla yurtlarımız öğrencilerimiz için donanımlı yaşam merkezi haline gelmiştir. Biz gençlerimize bu imkanlarımızı ya ücretsiz ya da sembolik ücretlerle sunuyoruz. Türkiye'nin yurt kapasiyesi birçok ülkeninkinden daha fazladır. Türkiye geçen sene başvuru taleplerinin yüzde 90'ından fazlasını karşılamıştır.
Salgın döneminde yurtlarımızda herhangi bir ücret artışına gitmedik. Bu sene de yurt ücretlerinde değişiklik yapılmayacağının müjdesini vermek istiyorum.
Ülkemizin en büyük sorunlarından birisi üniversite harçlarıydı. Biz 10 sene önce üniversite harçlarının tamamını kaldırarak provakasyon meselesi olmasının önüne geçtik. Üniversite öğrencilerimiz için burs ve kredi ücretlerini de artırdık. Bugün başvuran her öğrencimize ya kredi ya da burs veriyoruz.
2002'de 45 lira olan burs ücretini biz artırdık. Şu anda lisans öğrencilerine 850 lira kredi veya burs veriyoruz. Yıl başında ilave yardımları günün ihtiyaçlarına göre yeniden belirleyeceğiz. Önümüzdeki dönemde yurt ve burs ücretlerini yeniden düzenleyeceğiz.
Gençlerimiz en iyisine, en güzeline layıktır diyerek kolları sıvadık. Attığımız adımlarla ülkemize ve gençlerimize yakışmayan kötü tabloyu tamamen tersine çevirdik. Otel konforunda odalara sahip yeni yurt binaları inşa ettik. Bu süreçte özel sektörümüzün dinamizminden de faydalandık.
81 vilayetimizin tamamına 254 ilçemize ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne bu imkanı götürdük. Gençler, bugün Türkiye yurtlar ve üniversite öğrencilere tanınan fırsatlar bakımından dünyanın en iyi ülkeleri arasında yer alıyor. Konfor, çalışma alanları, spor sahaları, güvenlik, temizlik, ücretsiz internetle öğrencilerimiz için birer yaşam merkezi haline gelmiştir.
Kendini sosyal devlet addeden pek çok Avrupa ülkesinde böyle bir altyapı yoktur. Bu gerçeği uluslararası kuruluşların bilimsel çalışmaları da ortaya koyuyor. Türkiye'nin yurt kapasitesi İspanya, Hollanda, Almanya ve Fransa'nın toplamından daha fazladır.
İlk yerleştirmede yüzde 80'lik rekor karşılama oranıyla tarihimizin en yüksek yerleştirilmesi seviyesine ulaşılmıştır. 41 merkezimizde başvuran her öğrenci yerleştirilmiştir. Salgın döneminde yurt ücretlerinde herhangi artışa gitmedik. Aylık 250 lira ile 450 lira arasında değişen yurt ücretlerinde bu yıl da değişiklik yapılmayacağının müjdesini paylaşmak istiyorum.
Gençlerimiz hem 81 ilimizi gönüllerince gezdiler, hem de bu seyahatlerinde devletimizin yurtlarında ücretsiz konakladılar. 150 binden fazla gencimiz bu projeden faydalanarak yeni yerler görme, tatil ve seyahat yapma imkanını buldu. İnşallah bu projeleri önümüzdeki yıllarda sürekli geliştirerek gençlerimizin hizmetine sunmayı sürdüreceğiz.
10 sene önce harçları kaldırarak sürekli provokasyon vesilesi yapılan bu meseleyi kökünden çözdük. Üniversite öğrencilerimiz için kredi ve burs imkanlarını da geliştirdik. 450 bin öğrenci burs veya kredi alabiliyor iken bu sayı geçtiğimiz yıl 1 milyon 383 bine çıktı. Bugün başvuran her öğrencimize ya kredi ya burs muhakkak veriyoruz. 2002'de sadece 45 lira olan burs veya kredi meblağını da biz her yıl arttırdık. Şu anda lisans öğrencilerine 850 lira, yüksek lisans öğrencilerine 1700 lira, doktora öğrencilerine 2 bin 550 lira kredi veya burs veriyoruz.
Yurtlarda kalan öğrencilerimize beslenme yardımını 750 liraya çıkararak hiçbir gencimizi mağdur etmedik. Yılbaşında kredi, burs ve beslenme yardımına göre günün ihtiyaçlarına göre yeniden belirleyeceğiz. Temmuz ayında kabine toplantımızda kredi geri ödemelerinin herhangi bir enflasyon farkı ve faiz uygulaması olmaksızın sadece alınan kredi rakamı üzerinden yapılması kararı aldık. Bu uygulamadan tüm gençlerimiz yararlanabilecek.
Ekim ayında Meclis faaliyetleri başlayınca yapılacak kanuni düzenlemeyle hayata geçecek bu uygulamayla mezun olup geri ödemesi başlayacak 1 milyon 49 bin, geri ödemesi vergi dairelerince takip edilen 1 milyon 295 bin yani toplamda 3 milyon 157 bin gencimizin öğrenim kredisi sorununu ortadan kaldırıyoruz. Önümüzdeki yıldan itibaren öğrencilerimiz sadece aldıkları kredi rakamı kadar geri ödeme yapacaklar.
Bu ülkenin evlatlarının mutluluğunu karartmaya çalışanlar kin ve nefret bataklığında çırpına dursun biz gençlerimize umut aşılamaya, destek olmaya devam edeceğiz. Yalan ve çarpıtmalar üzerinden gençlerimizi provoke etmeye çalışanların oyununu birer birer bozarak her evladımızı bağrımıza basmayı sürdüreceğiz. Sizlere vatandaşı olmaktan gurur duyacağınız bir ülke bırakmak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz.
Millet olarak maalesef yakın geçmişte gençlerimiz üzerinde oynanan oyunlar sebebiyle çok acılar çektik, çok bedeller ödedik. Ülkemizin en kıymetli sermayesinin, yani gençlerinin bir bölümünü sinsi hesaplara kurban verdik. PKK, FETÖ'ye kurban verdik. Öyle günler yaşadık ki, bu ülkenin gençleri sağ sol diye birbirine kurşun sıktı. Sokaklarda, meydanlarda birer piyon gibi kullanıldı. Kandil'de kurulan insan pazarında bozuk para misali terör baronları tarafından insafsızca harcandı. PKK'dan FETÖ'ye farklı görünüm altındaki terör örgütlerinin kanlı çarkları arasında öğütüldü.
Orta yaş ve üzeri kuşak çok iyi hatırlar. Bu ülkede başörtülüden doktor olmaz, işçinin çocuğundan diplomat olmaz, imam hatipliden hakim savcı olmaz, meslek liselerinden bilim adamı çıkmaz, esnafın çocuğundan iş adamı olmaz dediler. Yıllarca bu ülkenin insan kaynağını saçma sapan bahanelerle heba ettiler. İşte karşınızda imam hatip mezunu bir cumhurbaşkanı.
Kabinemin içerisinde imam hatip lisesi mezunu, meslek lisesi mezunu bakanlar. Demek ki oluyor. Bunlar öyle alçak, ahlaksız bir tezgah kurdular ki, kendi çocukları ile milletin çocukları arasında devasa uçurum oluşturdular. İşte İzmir'de belediye başkanı çıkıyor, Osmanlı'ya hakaret ediyor. Be haddini bilmez! Be ahlaksız! Ya sen İzmir'i sel afetlerinden kurtaramıyorsun, pislikten, lağım sularından kurtaramıyorsun, körfezi o pis kokulardan kurtaramıyorsun. Sen Osmanlı'ya hakaret edebilecek hadde ne zaman ulaştın? Be hadsiz! Bunun babası da aynıydı, kendisi de aynı!
Ama bu millet, bu gençlik inanıyorum ki, ilk seçimlerde bunlara haddini bildirecektir. Kendi evlatlarını Paris'e, Brüksel'e gönderip en iyi öğretim kurumlarında okutup, güç ve şatafat içinde yaşattılar. Anadolu'nun Trakya'nın çocuklarını yokluğa, fakirlere hatta göz göre göre ölüme terk ettiler. Biz bu oyunu bozduk. Şu anda 81 ilimizin tamamında üniversitelerimiz var mı?
Başörtülü kızlarımıza kurdukları ikna odalarıyla yaptığı zulmün utancı da bizim yüreğimizdedir. Kendi elit çevrelerinden olmayanların sergiledikleri hoyratlık da bizim yüreğimizdedir. Terör örgütlerin içinde hayatlarını kaybeden evlatlarımızın acısı bizim yüreğimizdedir. Cudi'yi o terör örgütlerinin başına çökerttik. Gabar'da, Tendürek dağlarını da başlarına çökerttik. Bir zamanlar akşam saatlerinden sonra dışarıya çıkamayan Güneydoğu'daki, Doğu'daki kardeşlerimiz şimdi rahatlıkla akşam saatlerinde dışarıya çıkabiliyor.
Gençlerimizi hem söz hem etki sahibi yaptık. Şimdi önümüzde Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılına adadığımız 2023 hedeflerimiz var. İnşallah sizlerin desteği ile 2023 imtihanı Cumhur İttifakı'na vereceğiniz destekle yolculuğumuzu devam ettirmek istiyoruz. Amacımız 2053 vizyonunu hayata geçirebileceğimiz büyük ve güçlü Türkiye'nin kapılarını sizlerin sonuna kadar açmanızdır.
Açılışını yaptığımız 105 yurdun hayırlı olmasını diliyorum. Yapımında emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum. Kalın sağlıcakla."
Hibya Haber Ajansı