Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Türk Devletleri Teşkilatı Olağanüstü Ankara Zirvesi’ni hamdolsun başarıyla tamamladık. Teşkilatımızın üyeleri ve gözlemcileriyle ülkemizde yaşanan deprem ve sel felaketleri sonrasında dayanışma amaçlı bir araya geldik. Zirveye iştirak eden değerli kardeşlerimin her birine teşrifleri için huzurlarınızda tekrar teşekkür ediyorum. Yaşadığımız felakette Türk dünyası olarak sergilediğimiz dayanışmayı, birlik ve beraberliği hiçbir zaman unutmayacağız.
Geçtiğimiz yıl Semerkant Zirvesi’nde teşkilatımıza gözlemci olarak katılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin de ilk defa bugün aramızda yer almasından büyük bir memnuniyet duydum. Bugün ev sahipliğini yaptığımız olağanüstü zirve Afet Acil Durum Yönetimi ve İnsani Yardım temasıyla icra edildi. Malumunuz 6 Şubat’ta dünyada eşi benzeri nadir görülecek şekilde 7.7,7.6 büyüklüğünde iki büyük depremle arka arkaya sarsıldık. Bu depremler ülkemizin 14 milyon vatandaşının yaşadığı 11 ilimizde çok ciddi can kaybına ve yıkımlara yol açtı.
Aralarında teşkilat üyesi ülkelerin vatandaşlarının da olduğu 49 bini aşkın insanımızı deprem felaketinde yitirdik. Ardından da deprem bölgesi şehirlerimiz sel felaketine maruz kaldı. Buradan bir kez daha depremde ve sellerde hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.
Türkiye, geniş bir alanda yıkıma sebep olan bu deprem fırtınasına ağır kış şartlarının yaşandığı bir dönemde yakalanmıştır. Tüm bu olumsuzluklara rağmen depremin haberini alır almaz devletimizin bütün imkanlarını bölgeye yönlendirdik.
Sadece arama kurtarma ekibi olarak 35 bini aşkın personel yardım ve destek ekipleriyle beraber toplam 272 bin kamu görevlimiz depremzedelerimize yardım için koşmuştur. Sivil toplumu ve gönüllü vatandaşlarımızı da eklediğimiz bu rakam yaklaşık yarım milyona ulaşıyor. Dünyanın 90 farklı ülkesinden gelen arama kurtarma ekipleri de bu süreçte bize destek verdi. Türk Devleri Teşkilatı ülkeleri 6 Şubat’ta yaşadığımız felaketin ardından yardım çağrımıza en hızlı cevap veren, en hızlı harekete geçen, acılarımızı en kalbi paylaşan dostlarımızın başında geliyor.
Bölgede kurdukları sahra hastaneleriyle yaralarımızın sarılmasına destek verdiler. Ulaştırdıkları çadırlarla barınma ihtiyaçlarımızın giderilmesine katkı sağladılar. Zor günlerimizde yanımızda yer alan teşkilatımızın dost ve kardeş devletlerinin halklarına canı gönülden teşekkür ediyorum. Türk dünyası tasada ve sevinçte bir olduğunu bugün bir tekrar göstermiştir.
TOKİ vasıtasıyla ilk yıl 319 bin toplamda ise 650 bin konutu hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Tabii bu süreçte çadır ve konteyner kentlerin kurulumu devam ediyor. Hatta bunların yanında prefabrik konutlar da devam ediyor.
Son 20 yılda yaşanan doğal afetler sonrasında nasıl hiçbir insanımızı aç açıkta bırakmadıysak depremzedelerimizi de mağdur etmeyeceğiz. Dost ve kardeş ülkelerin de destekleriyle inşallah söz verdiğimiz üzere şehirlerimizi de en kısa sürede eski görkemine kavuşturacağız. Sel felaketlerinin yeniden kanattığı yaraları sarmak için gece gündüz çalışacak, yıkımları ve zararları tazmin edeceğiz. Ülkemizin bir kısmında milyonlarca vatandaşımız afetlerin yol açtığı sıkıntılarla boğuşurken hiçbirimiz hayatımızı eskisi gibi sürdüremeyiz. Bu felaketlerin sebep olduğu kayıpları tamamen telafi etmeden, insanlarımızı geleceklerine yeniden güvenle bakacakları günlere kavuşturmadan bize durmak, dinlenmek haramdır.
Afetler ve etkileriyle mücadele konuların teşkilatımız bünyesinde atılabilecek adımları öncelikli olarak ele aldık. İlgili kurumlarımız arasında iş birliğinin ileri seviyeye taşınmasını ve müteakip zirveye kadar Türk Devletleri Teşkilatı Sivil Koruma Mekanizmasının tesisini kararlaştırdık. Ayrıca ortak gündemimizde yer alan diğer meselelerin yanı sıra bölgesel meselelere dair fikir teatisinde bulunduk.
Türk dünyasında bütünleşmenin lokomotifi olan ekonomi, ticaret, ulaştırma ve enerji alanlarındaki iş birliğimizi gözden geçirdik. Türk Yatırım Fonu Kurucu Anlaşması’nın imzalanması zirvemizin somut kazanımlarından biri olmuştur. Fon sayesinde KOBİ’lere, kalkınma projelerine, ulaştırma ve lojistik zincirlerine, altyapı projelerine, tarım ve turizm alanlarındaki yatırımlara ve yenilenebilir enerji çalışmalarına destek sağlanacaktır. Tüm bu alanlarda firmaları finansmana erişimi kolaylaşacak ayrıca bölge içi ticaret teşvik edilecektir.
Eşit sermaye katkısı ve eşit oy hakkı ilkesi çerçevesinde kurulacak fona İstanbul ev sahipliği yapacaktır. Bu şekilde küresel finans camiasında İstanbul’un oynadığı merkezi rolün pekişmesini de temin etmiş olduk.
Dünya siyasetinde öne çıkan ülkeler ve birlikler sağlıktan finansa, güvenlikten yabancı düşmanlığına, düzensiz göçten siyasi ve sosyal istikrarsızlıklara kadar pek çok sorunla boğuşuyor. İnsanlığın karşılaştığı yeni meydan okumalara adil ve sürdürülebilir çözümler üretemeyen uluslararası sistem sürekli yeni krizlere sebep oluyor.
Ankara zirvemizin düzenlenmesine vesile olan Azerbaycan ile dönem başkanı Özbekistan’a ayrıca tüm katılımcı ülkeler ve temsilcilerine ayrı ayrı şahsım, milletim adına teşekkür ediyorum. Bu kara günümüzde yanımızda olan her bir kardeşimize minnet borcumuzu asla ödeyemeyeceğimizin altını tekrar çizmek istiyorum.”
Hibya Haber Ajansı