Parti Genel Merkezi'nde Akit gazetesi'ne özel röportaj veren BBP lideri Mustafa Destici, gündeme dair çok çarpıcı açıklamalar yaptı. Destici, terörün manevi zararlarının yanı sıra maddi olarak da Türkiye'ye ağır bedeller ödettiğini söyledi. Türkiye'deki tek ırkçı partinin BDP olduğunu açıklayan Destici, Doğu ve Güneydoğu'daki bazı kamu görevlilerinin PKK'ya hizmet ettiğini ifade etti. Destici, PKK'nın sözcülüğüne soyunan liberal kalemşorlara yanaşmalık yapan ve İslamcı geçinen sözde aydınların ülkenin millî ve manevî değerleriyle bir ilgisinin olmadığını vurguladı. İşte BBP liderine sorularımız ve aldığımız cevaplar:
“BAZI KAMU GÖREVLİLERİ PKK'YA YARDIM EDİYOR”
¥ Ortaya çıkan son gelişmeler ve gelinen nokta itibariyle PKK/KCK ve BDP ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Destici: Bence, ‘PKK eşittir BDP, ikisi eşittir KCK'dır. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim. BDP'lilerin PKK'lı olduğu şuradan belli; PKK'yı terör örgütü olarak kabul etmiyor ve onların eylemlerini reddetmiyorlar. En son olarak da kamuoyuna yansıyan kucaklaşma fotoğraflarında da gördük. Teröristlerle nasıl sarmaş dolaş olduklarını tüm kamuoyu gördü ve tepkiler arttı. Dolayısıyla onların PKK'lı olduğu bir gerçek, bunu da zaten reddetmiyorlar. PKK ırkçı, faşist bir örgüttür. BDP de öyle. Türkiye'nin tek ırkçı partisi BDP'dir.
“KÜRT KARDEŞLERİMİZE ZULMEDİYORLAR”
¥ KCK, BDP ve PKK'nın yönetim kadrolarındaki önemli isimler ateist veya Zerdüşt olarak nitelendiriliyor, bu isimler bölge halkını ne kadar temsil edebilir?
Destici: Müslüman Kürt kardeşlerimiz içersinde BDP ve PKK yanlıları yüzde 5'tir. Bu tipler ateist, Zerdüşt, Marksist anlayışa sahip insanlardır. İşte bu yüzde 5, yüzde 95 üzerinde hakimiyet kurmak istiyor. Suriye'de Esad ne ise bunlar da böyle. Irak'ta Baas ne ise bunlar da aynısı. Yani bu yüzde 5'lik baskıcı kesim, yüzde 95 oranındaki Müslüman Kürt kardeşlerimize zulüm yapıyor.
“RESMEN VATANI BÖLMEK İSTİYORLAR”
¥ BDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıkları için ne demek istersiniz?
Destici: Selahattin Demirtaş'ın Doğubayazıt mitinginde söylediği sözlere bak; ‘Burası özgür Kürdistan olacak, biz burada yaşayacağız, herkes bunu görecek' diyor. Yine onlardan bir bayan milletvekili, ‘Bize özerklik yetmez, tam bağımsızlık istiyoruz' ifadelerini kullanıyor. Son olarak BDP'li vekiller bölücü terör örgütü PKK'lılarla sarmaş dolaş fotoğraf çektiriyor. Siz bu söz ve davranışlarla resmen vatanı bölmeye çalışıyorsunuz. Bu hareketler mevcut hukuka göre suçtur. Onlar milletvekilliği zırhına sığınarak bunları yapıyorlar. Bunların mutlaka dokunulmazlıklarının kaldırılıp, hukuka teslim edilmesi gerekiyor. Bunlar bu hareketlerinin hesabını vermeli. Milletvekili olmak onlara bölücülük hakkı vermez. O yüzden biz kürsü dokunulmazlığı hariç, tüm milletvekili dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyoruz. Ayrıca bu milletvekilleri hakkında Meclis'e gelen fezlekeleri, iktidar oylarıyla geçirir konuyu yargıya havale edebilirsin, bu kadar basit bu olay.
TERÖRÜ BİTİRECEK REÇETE
¥ 30 yıla yakın bir zaman geçmesine rağmen PKK bitirilemedi, neler yapılmadı ve nelerin yapılması gerekiyor. BBP görüşü nedir?
Destici: 28 yılda terör örgütüne 500 milyar dolar net para harcandı. Bununla beraber o bölgeye yapamadıkları yatırımlar var. Bizim hesaplamalarımızdaki kümülatif değerlere göre PKK'nın bize zararı 1 trilyon 250 milyar dolardır. Türkiye 28 yıl boyunca terörle gerçek anlamda mücadele etmedi, ediyormuş gibi yaptı. 28 yıl boyunca gelen iktidarlar, terörün tüm boyutları ile mücadele etmedi. Hep bir boyutunu kadük bıraktı.
Dünyadaki terör uzmanları, terör ile mücadele ederken şu 7 şeyi yapmalısın diyor:
1- Asker-sivil işbirliği,
2- Özel eğitimli askeri birlikler,
3- Doğru istihbarat,
4- Terörün finans kaynakları ile mücadelede bir birlik kurulması,
5- Terörün uluslararası bağlantılarının kesilmesi,
6- Eğitim,
7- Bölge halkını yanına almak.
Bunlar hala eksik, bunların acilen yapılması lazım. Bunlar olmadan tam manada mücadele olmaz. Bu nasıl mücadele, anlamakta güçlük çekiyorum.
‘BAŞBAKAN'I PKK ÇİZGİSİNE ÇEKMEK İSTİYORLAR'
¥ Neden böyle oluyor sizce, bir gaflet mi var?
Destici: Yani hem gaflet içinde olanlar var, hem ihanet içinde olanlar var. Hükümet içersinde Başbakan'ı PKK çizgisine çekmeye çalışanlar var. Kim onlar diye sorarsanız. Kim Oslo görüşmelerine Başbakan'ı ikna etti ise, kim Habur görüşmelerine Başbakan'ı ikna etti ise, kim bu yeni Büyükşehir Belediye Yasası'na Başbakan'ı ikna etmişse, kim bu açılım konusuna Başbakan'ı ikna etmişse bunlardır. Bunlar Başbakan'a ‘silahla bu iş olmuyor, masaya otur' diyorlar. Masaya oturunca da terör örgütüne imtiyazlar veriliyor.
“MEDYAYI PKK DAHA ETKİN KULLANDI”
¥ Terörle mücadelede medyanın durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Destici: PKK uluslararası emperyalist güçlerin maşası olduğu için dolayısıyla da bu uluslararası güçler medyada da PKK kalemşorları diye bizim adlandırdığımız önemli bir gücü var. Bu 28 yıllık sürece baktığımızda basını etkin kullanması gereken biz olmamız gerekirken, devlet olması gerekirken tam tersine PKK daha etkin kullandı. Bu PKK'nın gücü değil, bu PKK'yı kullanan uluslararası emperyalist güçlerin gücü. Bu ABD'nin, İsrail'in, İngiltere'nin, Almanya'nın, Fransa'nın, Rusya'nın, Çin'in gücüdür. Çünkü bu güçlerin bölgemiz üzerinde haince emelleri var.
“AKLI BAŞINDA İSLÂMCI BUNLARA DESTEK OLMAZ”
¥ Peki muhafazakar medya mı alet oluyor buna?
Destici: Türkiye'deki terörün dağdaki silahlı kesimi var, siyasi sözcüleri var, bir de medyadaki kalemşorları var. Şimdi öyle yazarlar var ki, İslamcı gazetelerde yazı yazıyorlar, İslamî kanalda yayın yapıyorlarsa, herkes bunları İslamcı sanıyor. Ayrıca bunlar hükümete yakın gazetelerde yazıyorlar. Halbuki adamın İslam'la hiç alakası yok. Aklı başında hiçbir İslamcı yazar bunlarla ne dostluk kurar ne bunların politikalarını savunur.
“BUNLARIN İSLÂMCILIKLANE ALÂKASI VAR”
¥ Bunlar derken, kimi ya da kimleri kastediyorsunuz?
Destici: İşte PKK'ya destek veren medyadaki kalemşorlardan bahsediyorum. Ahmet Altan, Cengiz Çandar, Ali Bayramoğlu gibi tipler bunlar. Ali Bayramoğlu'nu bu millet yıllardır İslamcı yazar olarak bilmedi mi? Bayramoğlu'nun İslam'la, İslamcılıkla ne alakası var? Ama böyle yutturulmadı mı? Sorun millete, Ali Bayramoğlu'nu İslamcı olarak bilirler. Onun ne mezhebini bilirler, ne siyasi düşüncesini bilirler. Bayramoğlu, Cengiz Çandar ile bizim millî ve manevî hiçbir ortak özelliğimiz yok. Böyle türetilen yazar var. Bu İslamcı gibi görünen birçok yazarın bizimle millî ve manevî hiçbir bağı yok. İşin doğrusu bu. Bunlar İslamcı yazar olabilir mi? Memlekete zarar verecek, dine zarar verecek, kardeşliğe zarar verecek... Bunlar dışarıdan içerden finanse ediliyor. Gündeme getiriliyorlar, makam, şan, şöhret veriliyor bunlara.
HELİKOPTER KAZASINDAKİ 6 ŞÜPHE
¥ Rahmetli Başkan Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopter kazası soruşturması hangi aşamada? Sizce bu olayın aydınlatılması için neler yapılmalıdır?
Destici: Başkanımızın bulunduğu helikopter düştükten 2 buçuk saat sonra oraya iki helikopter inip kalkıyor. Bunların kodları belli. Ayrıca bunun tanığı da var, bu muvazzaf bir asker. Belgeleri de var. Bunlar savcılığın da elindedir. Muhsin Başkan'ın şehit düşmesi konusunda toplumda 6 tane şüphe var.
1- Kurtuldu geliyor haberi: Bunun kaynağı belli, kimin söylediği belli.
2- Bildirilen yer aranmadı: Kimin bildirdiği, kimin aramadığı belli.
3- Kayıp cihazlar: Bunlarda belli ve kimin aldığı da belli.
Saydığım bu üç durum belli, belgeler savcılığın elinde, kişilerin soruşturması da devam ediyor. Karanlık olan bilinmeyen şüpheler ise şunlar:
4- Radar kayıtları: Onları istememize rağmen bir türlü alamadık.
5- Hava hareketliliği: Hava kuvvetleri ve TSK farklı bilgiler veriyor.
6- En son ise oraya iki helikopterin inip kalktığı: Bunlar kimdir, neden inip kalktılar.
Şimdi son saydığım bu üç konuya açıklık getirmeden bu hadise aydınlatılamaz. Hava harekat merkezinde hava hareketliliğinin kayıtları 5 yıl saklanır. Kazanın olduğu yere iki helikopterin inip kalktığının kayıtları hava harekat merkezinde var. Ama kayıtlarını alamıyoruz. Bu yüzden TSK ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı hukuka yardım etsin. Elindeki belge ve bilgileri savcıya teslim etsin.
“TÜRKİYE'NİN 5. PARTİSİYİZ”
¥ Partinizin son anketlere göre oy oranı nedir?
Destici: Biz şu an Türkiye'nin 5. büyük partisiyiz. Oy oranlarımız yüzde 100 artmış durumdadır. Oylarımız son anketlere göre yüzde 1.5-2 arasındadır. Ama yükselişteyiz, yukarı doğru tırmanan bir partiyiz. Ancak yüzde 10 barajı yüzünden Meclis'e girmemiz imkansız. Meclis'teki partiler de bu barajı aşağıya çekmek için hiçbir faaliyette bulunmuyorlar, çünkü onlar bu sistemden geçiniyorlar.
“20 BÜYÜK İLDE TOPLANTI YAPACAĞIZ”
¥ Geçtiğimiz Pazar günü Tandoğan Meydanı'nda teröre lanet mitingi yaptınız. Bunlara devam edecek misiniz?
Destici: Pazar günkü mitingimiz çok coşkulu ve kalabalık geçti. Mitinglerimiz devam edecek tabii. Ayrıca yeni bir formata geçtik. Ülkemizin 20 büyük ilinde, oraların en büyük spor salonunda ‘Teröre karşı birlik ve çözüm önerileri' programları düzenleyeceğiz. Bu programlarda, Kur'an-ı Kerim okunacak, tanıtım filmleri gösterilecek, bizim konuşmalarımız olacak ve sanatçılarımız konser verecek. Bütün halkımızı bu programlara bekliyoruz.
Yener Dönmez / Yeni Akit