Bahçede büyüyen çocukların toprakla oynayıp, karıncalara bakacağını, solucanları ve böcekleri tanıyacağını söyleyen Kerimoğlu, böylece onlardan korkmamayı öğreneceğini belirtti. Kerimoğlu, çocukların ayrıca, tohum ekebilir ve bu tohumları sulayarak zaman içinde bu bitkilerin büyümesini izleyebileceğini ifade ederek, “Böylece çocuk yaşamı ve doğayı tanır, ufku ve yetenekleri genişler” dedi.
Evde oturan çocuk televizyon izler
Doğa ile iç içe olmanın çocukların doğayı sevmesi, daha barışçıl, mutlu olması ve insanlarla rahat kaynaşması gibi bir çok olumlu katkısı olduğundan dolayı doktorlar tarafından desteklendiğini belirten Kerimoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Evde oturan çocuk evde onu ilgilendiren ilgisini çekebilecek bir şey olmadığından zamanını arabaları yarıştırarak, televizyon izleyerek veya bilgisayar oynayarak geçirir. Bu aktiviteler çocuğun ufkunun genişlemesine hiç bir katkıda bulunmaz. Bazı okul öncesi eğitim kurumları öğrencilerine dans ve müzik eğitimi gibi klasik eğitim programı uyguluyor. Bazıları ise klasik egitimden çok çocukların yaratıcılığını arttırabilecekleri eğitim sistemlerine önem veriyor. Yaratıcılığa önem veren bu okullarda çocuklar sürekli toprak ve çamurla iç içeler.
Çiçek tohumları, domates, salatalık ekiyorlar ve bitkilerin büyümesini gözlemliyorlar böylece bu tür aktivitelerin çocuklar üzerinde olumlu etkisi oluyor ve öğrenme kabiliyetleri gelişiyor. Mesela doğa olaylarını tanıyorlar, yağmur yağdığında bitkilerin ıslandığını, rüzgar estiğinde çiçeklerin yapraklarının düştüğünü gözlemliyorlar.”
Kerimoğlu ayrıca doğa ile iç içe bulunmanın, çocukların aileleri ile paylaşım içinde olmasını sağladığını, beraber kuşları beslemelerinin, oyun oynamalarının çok güzel bir şey olduğunu belirtti.