KALECİK’e bağlı Gökçeören Köyü’nde arsenik paniği yaşanıyor. Köyün içme suyunda yapılan analizde 10 olması gereken arsenik değeri 73 çıktı. Su ile ilgili kendilerine hiçbir bilgi verilmediğini belirten köylülerin suyu kullanmaya devam ettikleri ortaya çıktı. Köyde tek su kaynağı bulunduğunu belirten köy halkı her türlü ihtiyaçları için bu suyu kullandıklarını söyledi.
Yıllardır aynı su
Köyde kanser oranının yüksek olduğuna dikkat çeken köylülerden Olcay Demir, “Kendi kendimizi zehirliyormuşuz haberimiz yok. Hiç kimse bize bununla ilgili bir şey söylemedi. Bizde birbirimizden duyarak haberdar olduk” dedi.
Arsenik olayının ortaya çıkmasının ardından sağlık ocağına başvurduklarını belirten Köy Kalkınma Kooperatifi çalışanı Hilmi Aydoğan yıllardır aynı suyu kullandıklarını söyledi. Kendilerine suyu kaynatmadan içmeyin denildiğini kaydeden Aydoğan şöyle konuştu:
Kaynatmadan içmeyin
“Suyun kaynağının tam olarak nereden geldiğini bilmiyoruz. Bana göre kaynaktan gelen su kar sularıyla çoğalma yaptı. Bölgede bulunan madenlerin karışımıyla bu oran arttı. Köy olarak herkes bu kaynaktan gelen suyu içiyor. Şebekeye köyün en üstünde bulunan depodan su dağılıyor.
Biz bu arsenik olayını ilk duyduğumuzda arkadaşlarımız aracılığıyla sağlık ocağına sordurduk. Bize yüzde 80 arsenik var dediler. Suyu kaynatmadan içmeyin denildi. Bize verilen bilgi bu. Bizde bunu duyduktan sonra eşimize dostumuza içmeyin dedik. Şu anda da içmiyoruz. Ancak halen suyu kullananlar ve içenler var. Çeşmenin başına gelip su alan vatandaşları uyarıyoruz. Ancak bilmedikleri için umursamıyorlar. Artık suyu Kalecik’ten getirmeyi düşünüyoruz. Bugüne kadar suyla ilgili hep iyi şeyler söyleniyordu. Bu sene bizde bunu ilk defa duyduk.”
25 yıl önce tahlil
Köyde üç dönem muhtar olarak görev yapan 90 yaşındaki İzzet Yılmaz köylerinde daha öncede buna benzer sorunların yaşandığı bilgisini verdi. Yılmaz, “Yaklaşık 25 yıl önce yine tahlil yaptırdık. O zaman Az Tepe diye adlandırılan suyun içilemeyeceği şu an kullanılan Ilıca adlı suyun içilebileceği söylendi. Biz de Az Tepe suyunu iptal ettik, kullanmadık” dedi.
HER EVDE kanser var
Kendilerine hiçbir bilgi verilmediğini ifade eden köylülerden Olcay Demir, suyun içme suyu olarak kullanılmasının yanı sıra diğer işlerde de kullanıldığına dikkat çekti. Köylüyü bilgilendirecek herhangi kapsamlı bir açıklama yapılmamasından yakınan Demir şunları söyledi: “Vatandaşları bilgilendirme yok. Kendi kendimizi zehirliyormuşuz haberimiz yok. Hiç kimse bize bununla ilgili bir şey söylemedi. Bizde birbirimizden duyarak haberdar olduk. Çeşmenin başına bir bilgilendirme yazısı asılsaydı, köylünün haberi olurdu. Bu olayı duyduktan sonra su içemedim. Ancak el mahkum başka alternatif kaynağımız yok. Tekrar bu suyu içmeye mecburuz. Şu anda korkudan içemiyoruz. Çevre köylerden bile herkes gelip buradan su götürüyor. 80 kilometrelik yoldan su için gelenler var. Sadece içmemekle engellenebileceğini sanmıyoruz. Bu sudan sebze meyveler sulanıyor. Hayvanlar bu sudan içiyor. Buda büyük bir tehlike oluşturuyor. Ayrıca köyümüzdeki her evde kanser var. Kanser oranı çok yüksek. Diğer hastalıklarında nedeni belki budur ancak bilmiyoruz.”
İçecekler alternatif yok
KÖY muhtarı Cemal Gürdal Yaşasınoğlu su ile ilgili gerekli girişimlerde bulunduklarını sorunun çözüleceğini söyledi. Köylülerin bilgimiz yoktu şeklindeki açıklamalarının gerçeği yansıtmadığını öne süren muhtar Yaşasınoğlu şöyle konuştu:
“Arsenik yüzde 70’lerin üzerinde. Gerekli yerlerde girişimlerde bulunduk. Arıtma ile ilgili proje hazırlandı. Köyümüze biyolog gelerek inceleme yapacak. Kaymakamımızla da görüştük. Bizim şu anki sudan başka bir suyu kullanma gibi bir imkanımız yok. Mutfakta banyoda biz bu suyu mecburiyetten kullanıyoruz. Köylülere bilgi verdik yalan atıyorlar. Hatta levha astık onunda kaldırıldığını gördük. Bu suyu içecekler başka yolu, alternatifi yok. Sorunun çözümü için çalışılıyor.”