Güvenlik uzmanı Mete Yarar Zeytin Dalı Harekatı ve İncirlik ve Kürecik üslerinin kapatılması ile ilgili tartışmaları değerlendirdi.
Mete Yarar'ın İncirlik yorumu;
Güneş'in haberine göre; Hangi ülkelerin nasıl hainlik yapacakları da biliniyordu. Beklendiği gibi aynı hareketleri yaptılar. Açıkcası bilinmeyen onların hareketleri değil bizim ne yapacağımız. Bu sefer karakutu olan biziz.
Silahlı Kuvvetler’in nereye kadar gideceğini ve sözde müttefiklerimizle ilişkileri nasıl konuma sokacağımızı bu kez onlar merak ediyorlar.
Çünkü ellerinde bizi kısıtlayabilecekleri fazla enstrüman yok. Olanları da bir defada harcamak istemiyorlar.
Bu kez Türkiye’nin elinde masaya daha kuvvetli oturmasını sağlayacak enstrümanlar var.
Öncelikle ABD’nin karşısında kuvvetli bir iktidar, Suriye sorununu çözmek için ortak mutabakata varan bir halk, operasyon ihtiyacını kendi savunma sanayisinde milli çözümlerle halletmiş bir ordu, Suriye’de yardım faaliyetleri icra etmiş ve başarıya ulaşmış bir modeli olan sivil toplum örgütleri, kendi icrasını yapabilen bir MİT Dış Operasyon Dairesi ve özgüven kazanmış ÖSO var.
Yani bu sefer çantası kabarık olan Türkiye.
İncirlik ve Kürecik ayrıca DAEŞ koalisyonu içindeki pozisyonunu daha kullanmamış bir Türkiye duruyor ABD’nin karşısında.
Zaman zaman Türkiye İncirlik’i kapatsın ve NATO’dan çıksın diye halkımız haklı serzenişlerde bulunuyor.
Ben bu konuda biraz farklı düşünüyorum. Bu konuyu anlatan çok güzel atasözlerimiz vardır. ‘Bir kavgada cebinde kaç tane taş tuttuğunu söyleme, ayrıca hepsini bir anda da harcama’ derler.
Türkiye, İncirlik ve Kürecik gibi konuları daha olayın başında kapatırsa kendi kozlarını ortadan kaldırmaya başlar. Türkiye bu kararları ani olarak vermeyecek kadar kadim bir devlet. Zamanı geldiğinde kapatma kararını verecek kadar da güçlüdür.
Bu nedenle Zeytin Dalı’nda Afrin’e girilmesin ve ABD üsleri hemen kapatılsın demek Türkiye’nin elinden kozları almakla eşdeğerdir.