ÖNÜMÜZDEKİ yıllarda nanoteknolojinin sağlık alanında önemli gelişmelere imza atacağını belirten uzmanlar, “Nanoteknoloji, her alanda yeni bir çığır açtı. Geliştirilen yeni yöntem, sağlık alanında önemli bir boşluğu doldurabilir” dedi.
Kapanmayan yaraların tedavisinin hekimlerin önemli bir handikapı olduğunu belirten Op. Dr. Şefik Erşan, “Bunlar, oldukça başarılı yöntemler. Geliştirilen yeni yöntemin, özellikle diyabet ile kangren yaralarında ve kapanmayan yaraların tedavisinde başarılı olacağına inanıyorum” dedi.
Bilkent Üniversitesi Ulusal Nanoteknoloji Araştırma Merkezi’nin, iyileşmeyen yara ve yanıkların tedavisi için geliştirdiği nanoteknoloji tabanlı yeni malzemenin, sağlık alanında önemli bir boşluğu dolduracağının altını çizen Erşan, şunları söyledi:
“Nanoteknoloji, her alanda önemli bir çığır açtı. Bir ilacın piyasaya sürülmesi için, Sağlık Bakanlığı’ndan onay alınması ve önce hayvanlar, sonra da gönüllüler üzerinde deney yapılması gerekiyor. Önümüzdeki yıllarda nanoteknolojinin sağlık alanında önemli gelişmelere imza atacağını düşünüyorum.”
Araştırma zinciri tamamlanmalı
Yanık tedavisinde pek çok yöntemin kullanıldığını belirten Doç. Dr. Fatih Peker ise, “İnsanların bir an evvel normal yaşantılarına dönmesini sağlamak bizim temel hedefimiz, ancak elde edilen ürün şimdilik sadece laboratuvar ortamında kullanılmış bir ürün” dedi. Kesin ifadeler kullanmak için çok erken olduğunu belirten Peker, şunları söyledi:
“Bu tip ürünlerin kullanılabilir olması için bazı aşamalardan geçmesi gerekiyor. Bu yöntem, bilimsel araştırma zincirinin tamamlanması halinde kullanılabilir hale gelir.”
Ürünün laboratuvar şartlarında etkili olduğunun ortaya konduğunu söyleyen Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Gökhan Adanalı ise, “Sistemin klinik kullanıma girmesi için geçilmesi gereken aşamalar var. Sistem bu aşamalardan geçer ve denekler üzerinde kullanılarak yararlılığı kanıtlanırsa, bu sevindirici bir gelişme olur” dedi.
Sağlık alanında pek çok sorunun, bilgisayar teknolojisiyle entegre bir şekilde çözüldüğünü belirten Adanalı, “İlerde bu tip sistemlerin sıklıkla kullanılacağını düşünüyorum. Türkiye’de böyle şeylerin olması sevindirici. Böyle bir ürünün kullanıma girmesi, hastaların işgücü kaybını önler ve ülkeye maddi manevi yarar sağlar” diye konuştu.
Kullanılır hale getirmeye çalışacağız
UNAM araştırmacılarının geliştirdiği yeni malzemenin yapısında, nanofiber ve büyük oranda su bulunuyor. Jel kıvamındaki malzeme, yara ve yanıkların üstüne sürüldükten kısa süre sonra sağlıklı dokuların çoğalmasını ve derinin kendini tamir etmesini sağlıyor.
Önümüzdeki 10 sene içinde nanoteknoloji ile üretilmiş pek çok farklı ilacın kullanılmaya başlayacağını belirten UNAM araştırmacılarından Yrd. Doç. Dr. Mustafa Özgür Güler ve Ayşe Begüm Tekinay, “Sağlık Bakanlığı ve tıp fakülteleri ile birlikte, geliştirdiğimiz bu sistemi ilaç haline getirmeye çalışacağız” dedi.