Uluslararası rekabetçiliğe giden yolun kümelenmeden geçtiğini belirten Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ziya Burhanettin Güvenç, “Kümeyi oluşturan ana aktörlere baktığımızda Başkent, avantajlı bir noktada bulunuyor” dedi.
Günün şartlarında uluslararası düzendeki aktörlerin etkinliğinin, ekonomik anlamdaki güçleriyle ölçüldüğünü söyleyen Güvenç, “Geçmişte, belli bir bölge için üretim yapan firmalar şimdi dünya için üretim yapmak zorunda. Belli standartları yakalamaları, yeni üretim tekniklerini ve dünya pazarını takip etmeleri gerekiyor. Rekabet kavramının daha da ön plana çıktığı günümüzde işletmelerin tek başına, bu şartları sağlayarak ayakta kalması çok zor” diye konuştu.
KALBİNDE ÜNİVERSİTELER VAR
Üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesine yönelik olarak kümelenmeyi temel alan bir strateji izlediklerini ifade eden Güvenç, şunları söyledi:
“Küme ile yığını hala karıştırıyoruz. Aynı sektörden insanların bir araya gelmesi malesef kümeyi oluşturmuyor. Kümelenme, belli bir sektörde çalışan ve rekabet içinde olan aynı zamanda birbirleriyle ilişkileri olan firmaların bir araya gelerek, bu birliktelikten avantaj sağlamaları olarak tanımlanıyor.
Kümelenmenin kalbinde üniversite yer alıyor. Üniversitelerin yanı sıra
kümelenmenin içerisinde firmalar ve yerel yönetim, sivil toplum örgütleri meslek örgütleri sanayi ve ticaret odaları ile kamunun o sektörle ilgili sorumluluğu olan birimler yer alıyor.”
OSTİM’DE BEŞİNCİ KÜME KURULUYOR
Küme çalışmalarına 2007 yılında OSTİM’de başladıklarını ve şimdilerde beşinci kümeyi kurmaya hazırlandıklarının altını çizen Güvenç, “Kauçuk ve plastik sanayi OSTİM’de yeşeren beşinci küme olacak” diye konuştu.
Gelişmiş ülkelerde üniversite-sanayi işbirliğinin çok güçlü olduğunu vurgulayan Güvenç, şöyle devam etti: “Yurt dışındaki üniversitelerde sanayinin talepleri projelendirilirken, Türkiye’de ise, üniversite sanayi işbirliği tam anlamıyla gerçekleştirilemedi. Aslında, KOBİ’lerin dünyadaki yenilikleri ve teknolojiyi yakından takip etme fırsatını yakalayabilmeleri için üniversitelere yakın olmaları gerekiyor. İşletmelerin yeterli birikime sahip elemanı olmadığı için üniversitelerden uzaklaşıyor. Onlar gelmese bile, biz işletmelerimizn ayağına gideceğiz. Öğrencilerimiz çizdikleri projelerle onların yoluna ışık tutacak.”