Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast planlandığına yönelik iddialar üzerine başlatılan Çukurambar soruşturmasında yaşanan “kozmik krizin”, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un geçen cumartesi yaptığı olağanüstü görüşmede gündeme geldiği ortaya çıktı.
Arınç’ın evinin yakınında yakalanan iki subayın ajandasından çıkan telefonların tümünün dinlemeye alındığı ve babasına, “Evrak yakıyoruz” diyen S.T. adlı erin bu nedenle dinlemeye takıldığı anlaşıldı. Aramanın başladığı ilk gün Seferberlik Bölge Başkanlığı’ndaki kozmik büronun dışarıdan mühürlenebilmesi için itfaiye aracı kullanıldığı da öğrenildi.
Er dinlemeye takıldı
İçişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Çukurambar’da yakalanan albay ve binbaşı, polis ve savcılara, Genelkurmay’dan bilgi sızdıran bir askeri personeli takibe aldıklarına yönelik görev yazılarını gösterdi. Albay ve binbaşının ajandalarından bu görevi birlikte yürüttükleri subay, astsubay ve erlerin cep telefonları da çıktı. Bunun üzerine savcılık, albay ve binbaşı ile diğer askerler hakkında mahkemeden telefon dinleme kararı çıkarttı. Babasıyla cep telefonundan yaptığı görüşmede, “Talimat üzerine evrak yakıyoruz” diyen S.T. adlı erin de bu şekilde dinlemeye takıldığı anlaşıldı.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndan, albay ve binbaşının HTS (telefon görüşmesi yaptıkları sırada nerelerde bulundukları) raporlarını alan savcılık, iki subayın son dönemde Çukurambar ve Cevizlidere’de yoğun olarak bulunduklarını da saptadı.
Bu gelişmelerin ardından Özel Yetkili Savcı Mustafa Bilgili, cuma günü Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nden Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda arama için karar aldı. Özel yetkili 4 savcı, polislerle birlikte Bölge Başkanlığı’na gitti ve Çukurambar’da yakalanan albayla binbaşının bilgisayarlarının imajları (harddiskin kopyalanması) alındı. Bu iki subayla Bölge Başkanlığı’nda görevli diğer personelin çalıştıkları odalarda inceleme yapıldı ve soruşturmayla ilgili olabilecek evrak toplandı.
Kozmik büroya önce girilemedi
Odalarda inceleme yapılmakla birlikte savcıların yüksek gizlilik dereceli belgelerin yer aldığı ancak retina taraması ve parmak iziyle girilebilen şifreli odayı aramasına izin verilmedi. İçinde ayrı çalışma alanları bulunan geniş bir alana açılan oda kapısının önünde askeri yetkililerle hukuki bir tartışma yaşayan savcılar, CMK‘nın 125. maddesi gereği görevli hâkimin gizlilik dereceli bilgileri inceleyebileceğini anımsattı ve 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi Kadir Kayan Seferberlik Bölge Başkanlığı’na çağrıldı. Ancak askeri yetkililer, genel nitelikli arama kararıyla söz konusu odada inceleme yapılmasının ulusal güvenliğe aykırı olacağını vurguladı.
‘2. Başkan Org. Güner’le görüştürüldü’
Kozmik odada arama inceleme yapamayan Hâkim Kadir Kayan Genelkurmay 2. Başkanı Org. Arslan Güner’e götürüldü. Güner, odadaki belge ve bilgilerin bir bölümünün ulusal güvenlikle ilgili olduğunu belirterek, kararı ancak üst makamların verebileceğini kaydetti. Kayan da mevzuat gereği bu tip bir karar gerektiğine ikna oldu. Bunun üzerine, üst makamlar görüş bildirene kadar buranın aranmaması konusunda görüş birliğine varıldı.
Ancak Kayan, odada suçla ilgisi olabilecek belge ve bilgiler bulunabileceğini, bu nedenle bunların olduğu gibi muhafazası için mühürleme yapacağını bildirdi. Kayan önce odanın kapısını mühürletti, ardından üst katta olan odanın penceresinin mühürlenmesi için itfaiye aracı çağrıldı. Aracın merdivenine çıkan görevliler pencereyi mühürledi ve ilk gün araması sonlandırıldı. Savcı Bilgili, arama sonlandıktan sonra, Çukurambar’da yakalanan iki subayla, Seferberlik Bölge Başkanı Albay Yusuf Akal’ın da aralarında bulunduğu 8 kişinin gözaltına alınması talimatı verdi.
Erdoğan’ın, cumartesi günü bakanlarla yaptığı toplantı öncesi Başbuğ ile gerçekleştirdiği sürpriz zirvede de bu konu gündeme geldi. Mevzuata göre, ulusal güvenliği ilgilendiren konularda, belge ve bilgilerin bulunduğu bölümlerin belli talimatlarla açılabileceği bu görüşmede konuşuldu.
Ne, nasıl aranıyor?
Aramada, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nın köstebek takibi benzeri görevler yapıp yapmadığına yönelik evraklar inceleniyor. Arınç’a yönelik suikast iddialarını doğrulayacak bir çalışma olup olmadığı araştırılıyor. Suç konusu olabilecek belgeler bulunursa, bunların dışarı çıkarılabilmesi için mahkemeden “el koyma” kararı istenecek. Öte yandan albay ve binbaşının bilgisayarlarından idari birtakım bilgiler dışında herhangi bir bilgi çıkmadığı öğrenildi.
İhbar yurtdışından
Bu arada, Arınç’a yönelik eylem olacağı ihbarını bildiren telefon numarasının belirlenmesi için TİB’e gönderdiği yazının yanıtı savcılığa ulaştı. Arınç’a yönelik suikast amacıyla iki aracın Çukurambar’da “dolaştığı” bilgisi verilen ihbarın geldiği telefon numarası Türk Telekom sistemine dahil çıkmadı. TİB’in gönderdiği yazıya göre, aramanın büyük olasılıkla yurtdışında bir aboneye ait olduğu belirtildi.