Piyano’nun dahi çocuğu Doruk Görkem Tokur, katıldığı ulusal ve uluslararası yarışmalarda elde ettiği başarılarla adından söz ettiriyor. Profesyonal olarak piyano çalmaya 12 yaşında başlayan Tokur, Devlet Sanatçısı ve dünyaca ünlü Piyanist Gülsin Onay ile birlikte de sahne aldı. Yaptığı işe sıkı sıkıya bağlı olduğunu belirten Tokur, en büyük hayalinin ise insanlara piyanoyu sevdirmek ve maddi imkanı olmayan yetenekli çocuk ve gençleri eğitebilecek, parasız bir müzik okulu açmak olduğunu söyledi. Her piyanistin piyanoda kendini yansıttığını söyleyen Tokur şunları söyledi:
Müzik yaşamı için yaşam bursu
“Eğitimimi yurt dışında devam ettireceğim. Yurt dışında birkaç sınavım var. Bunlardan bir tanesi de 23 Ekim’de İtalya Floransa’da. Yurt dışında okumak maddi anlamda bir yükümlülük getiriyor. Müzik yaşamım için yaşam bursu bulmam gerekiyor. Bu işin zorluğunu bildiğim için, en büyük hedeflerimden birisi de ileri yıllarda, ülkemizde ekonomik yoksunluğu olan yetenekli çocuk ve gençleri eğitebilcek, parasız bir müzik okulu açmak.
Piyano diyalog aracı
Yaptığınız işi sahici ve içten yapmıyorsanız sanatsal kişiliğinizi ortaya koymanız dolayısıyla da başarılı olmanız mümkün değildir. Piyano çalarken yapmacık olamazsınız, ancak sahici duygularla ona hayat verebilirsiniz. Benim amacım piyanoya estetik tatta bir ruh ve hayat vermek. Hayatın sesini bizlere tuşlarıyla taşıyan piyanonun halkla diyaloğunu samimileştirmek piyanistlerin bir görevi olmalı. İleride ülkemde yapmak istediğim şeylerden birisi piyanoyu insanımıza sevdirmeye çalışmak, piyano halk arasındaki ilişkiyi sıcaklaştırmak.
Kendimizi yansıtıyoruz
Her piyanist piyanoda kendini yansıtır. Bir başka deyişle görsel, işitsel nitelikleriyle sahne üstü yorum, piyanodan yükselen tını, o müzisyene ait yansılardır. Piyano ona ruh verdiğinizde piyano olur. İzleyici ya da dinleyici ile ancak o şekilde müziksel, sıcak bir bağ kurabilir ve duygular karşı tarafa iletilebilir.”
Başarıya doymuyor
1991’de Ankara’da doğan Tokur, bu sene Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Piyano Sanat Dalı’ndan ‘Şeref öğrencisi’ olarak mezun oldu.
Daniel Gortler, Stephen Gutman, Kemal Gekic ve Gülsin Onay ile aktif olarak çalışıp konser verdi. 2009’da Kamuran Gündemir 1. Ulusal Piyano Yarışması’nda mansiyon ve ‘en iyi Türk eseri yorumcusu’ ödüllerini aldı. Aynı yıl Eskişehir’de 3. Genç Yetenekler Piyano Yarışması’nda üçüncülük ödülünü kazandı. 2011’de İstanbul’da yapılan Uluslararası 6. Pera Piyano Yarışması’nda birincilik ve ‘en iyi Türk eseri yorumcusu’ ödülünü kazandı. Devlet Sanatçısı Gülsin Onay ile birlikte, İstanbul Süreyya Operası’nda iki piyano ile Franz Listz piyano konçertoları ve iki sola eser seslendirdi. 1. Uluslararası Adnan Saygun Piyano Yarışması’nda ikincilik ve en iyi Saygun yorumcusu ödüllerini kazandı.