AB’nin Rus petrolü planı… Avrupa Birliği’nin Rusya’dan petrol ithal edilmesini yasaklamaya yönelik yaptırım planı Macaristan’ın engeliyle karşılaşmış durumda. Petrol ve gaz ihtiyacının büyük kısmı Rusya'ya bağlı olan Macaristan, yaptırımların ekonomisini olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle bu plana karşı çıkıyor. Bu kapsamda Macaristan, Rusya'nın enerji ihracatını hedef alan hiçbir yaptırımı desteklemeyeceği konusunda ısrar ediyor.
Macaristan konusu… Macaristan, gazının yaklaşık %80'ini ve ihtiyaç duyduğu petrolün %65'ini Rusya'dan ithal ediyor. AB petrol boykotunun ekonomi için yıkıcı sonuçları olacağını savunan Macaristan, denize kıyısı olmayan bir ülkedir ve bu nedenle boru hattı kaynaklarına çok bağımlıdır. Başbakan Orban, Macaristan'ın petrol rafinerilerini ve boru hatlarını Rus olmayan kaynaklardan gelen petrolü işlemek için dönüştürmenin beş yıl alacağını ve büyük bir yatırım gerektireceğini söyledi. Bunun, yüksek enerji fiyatlarını daha da artıracağını ve bunun da kapanmalara ve işsizliğe yol açacağını söyledi. Avrupa Komisyonu ise, özellikle Macaristan, Slovakya, Çek Cumhuriyeti gibi Rus petrolüne bağımlı olan ülkelere yardım etmeyi değerlendirmekte.
Rus enerji devi Gazprom, ruble cinsinden gaz teslimatlarını ödemediği için Bulgaristan ve Polonya'ya gaz tedarikini durdurdu. Bu açıkça Kremlin'in Batı'nın Ukrayna'yı işgali nedeniyle uyguladığı birkaç yaptırım turuna şimdiye kadarki en sert tepkisi. Putin, Mart ayının sonunda yaptığı açıklamada, Gazprom'a Rus gazı için yalnızca ruble olarak ödeme yapılması gerektiğini söylemişti. Polonya, Bulgaristan ve Almanya dahil olmak üzere çoğu AB ülkesi bunu kabul etmedi. Gazprom'a ruble olarak ödeme yapacağını söyleyen tek AB lideri, Macar Viktor Orban'dı.
Rusya ve enerji fiyatları… Batı yaptırımlarına ve Ural Brent petrolündeki ciddi düşüşe rağmen Rusya, artan enerji fiyatları nedeniyle rekor bir cari fazla veriyor. Rusya'nın cari fazla vermesi, onu mali yaptırımlara karşı daha dayanıklı hale getiriyor. Artan petrol ve doğalgaz fiyatlarının yanında, enerji ihracatı da kesilmeyen Rusya, bu yıl bu fiyat avantajı sayesinde neredeyse geçen yılın tamamında elde etmiş olduğu cari işlemler fazlası seviyesine ulaşmış durumda. Ekonomiye sağlanan bu net döviz girişi, 24 Şubat’tan sonra yaptırımların sert dalgasıyla karşılaşıp ciddi şekilde faiz artırmak durumunda kalan Rusya Merkez Bankası’nı da rahatlattı ve banka politika faizini son toplantılarda neredeyse savaş öncesi seviyelere indirdi, rublede de stabilizasyon sağlandı.
Sonuç? Rusya ekonomisine ciddi şekilde zarar vermenin yolunun enerji ambargosundan geçtiği görülmekte. Ancak Rus enerji kaynaklarına bu kadar bağımlı olan Avrupa ülkeleri, B planını hazır etmeden enerji yaptırımlarını tamamen devreye alacak olursa, dağıtıcı ekonomik etkilerle kendileri de yüzleşmek durumunda kalabilir. Enerji fiyatları yükselmeye devam ediyor ve Brent petrol de 120 dolar bandına yeniden gelmiş durumda. Rusya’nın cari fazlasının 2/3 kadarı da enerji ihracatından gelmekte. Bu ortamda, ambargolar kesilmeden artmaya devam edecek olan fiyatlar ve AB’nin Rus kaynaklarını ikame edememesi Rusya’nın işine yarayacaktır.
Kaynak:Tera Yatırım
Hibya Haber Ajansı