Gençler dipten çıkamadı

Süper Ligde üç hafta geride kalırken, Gençlerbirliği yeniden döndüğü futbolun bir numaralı vitrininde, henüz puanla tanışamadı. Kırmızı-siyahlılar, Çaykur Rizespor ve Gazişehir Gaziantep yenilgilerinin ardından Eryaman Stadı’nda oynadığı müsabakada, Medipol Başakşehir’e 2-1 kaybetti. VAR kararlarının öne çıktığı mücadelede, FIFA kokartlı hakem Cüneyt Çakır, üç kez kenara gelip, pozisyonları izledi. Çakır, önce Başakşehir lehine verdiği penaltı kararını iptal etti, ardından da Gençlerbirliği’nin Stancu ile kazandığı golü geçersiz saydı. Çakır, Başakşehir’in beraberliği sağladığı gol öncesinde de VAR’a gidip, pozisyonu penaltı olarak değerlendirdi. Gençlerbirliği’nin maçın son anlarında iki kez penaltı yönünde yaptığı itiraz ise karşılık bulmadı.

SİO İLK RESMİ GOLÜNÜ ATTI

Ahmet Oğuz ve Polomat’ın cezalı olduğu maçta, 10 gün sonra Fatih Karagümrük’ten yeniden Beştepe’ye dönen Erdem, sağ kanatta, Halil İbrahim ise sol kanatta görev aldı. Cezasını tamamlayan Flavio Ramos ise yeniden forma giydi. Gençlerbirliği’ni maçın ilk yarısında öne geçiren Sio, kırmızı-siyahlı forma altında ilk resmi golünü attı. Ligin puan alamayan tek takımı pozisyonundaki Gençlerbirliği, son sıraya inerken, milli maç arasına puansız girdi. Kırmızı-siyahlılar, 3 karşılaşmada 2 kez gol sevinci yaşadı, kalesinde ise 7 gol gördü. Medipol Başekşehir maçı öncesinde Hacettepe’den transfer edilen isimlerden Rahmi Can Karadaş, 18 kişilik kadroda kendine yer buldu ancak oyuna dahil olmadı. Yeni Malatyaspor’dan alınan kaleci Ertaç Özbir ile geride kalan sezonu Demir Grup Sivasspor’da tamamlayan İsveçli stoper Mattias Bjasmyr, karşılaşmayı tribünden takip etti.

ÖNEMLİ BİR GALİBİYET ALDIK

Gençlerbirliği’ni 2-1 yenen Medipol Başakşehir’in Teknik Direktörü Okan Buruk, çok önemli bir galibiyet aldıklarını söyledi.

Buruk, kazandıkları için mutlu olduklarını belirterek, “Çok zor, kritik bir gündü. Milli maç arasına kazanarak girmek çok önemliydi. Milli maç arasından sonra çok daha güçlü bir takım olacağız. Kritik günü kazanarak geçtiğimiz için öncelikle oyuncularıma teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Karşılaşmayı değerlendiren Buruk, şunları söyledi: “Öz güven eksikliğini yenmek istiyorduk. Maça çok iyi başladık, ilk 10-15 dakika çok iyi oynadık. Gençlerbirliği’nin golü geldikten sonra biraz düşüşe geçtik. İkinci yarı yaptığımız hamlelerle giren oyuncular, hücum anlamında bizi rakip kaleye çok fazla götürdü. Gole çok yaklaştık. Önce penaltı, daha sonra Visca’nın attığı golle maçı 2-1 lehimize çevirdik.”

BU ZOR SÜRECİ BİRLİKTE AŞACAĞIZ

Süper Lig’de ilk 3 maçını kaybeden Gençlerbirliği’nin Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, “Milli arayı iyi değerlendirip yeniden kenetlenerek bu süreçten çıkacağız” dedi. Kaplan, Medipol Başakşehir’e 2-1 yenildikleri maça ilişkin, “Zorunlu oyuncu değişiklikler yaptık. Fabricio sakatlandı, Berat’ın sarı kartı vardı. İkinci golü bulacakken VAR’dan gelen bir karar sonrası penaltıdan gol yedik. İyi bir rakibe karşı maçın büyük bölümünde iyi oynadık. Ancak maçın son bölümlerinde maalesef akıcı oyunumuzu sergilemekten uzak bir görüntü ile sahadaydık. Bir puana üzülecekken sahadan puansız ayrıldık. Bunun nedenlerini sorgulamaya vakit kaybetmeden başladık” ifadelerini kullandı. Takımın başında olduğunun mesajını veren Kaplan, şunları söyledi: “Futbolcularımızla toplantı yaptık. Onlara olan güvenimizi hatırlattık. Milli arayı iyi değerlendirip yeniden kenetlenerek bu süreçten çıkacağız. Futbolcularımız da teknik ekip olarak biz de hatalarımızdan ders alacağız. Üzdüğümüz taraftarlarımıza ve Gençlerbirliği camiasına kendimizi affettireceğiz.”

Diallo: 3 maç geride kalırken, tam anlamıyla güven veren bir kaleci duruşu sergileyemedi. Üzerine gelen şutları sektirmesi ve topu tehlike havuzunun içine bırakması, rakiplerine ikinci bir şans verdi. Çok tartışılacak gibi duruyor.

Erdem: Gidişi ani, dönüşü sürpriz oldu. Gelir gelmez forma şansı buldu ancak iyi değerlendirdiği söylenemez. Savunmada çok aksadı. Beraberlik golü öncesinde arkadaşları ile birlikte topu ileri taşıma konusunda gerekli beceriyi gösteremeyince, dönen atakta skora denge geldi.

Flavio: Uzun boylu, atletik bir yapısı var ancak futbolu umut vaat etmedi. Yere sağlam basmayan, endişe verici ve tedirgin edici bir ruh hali ile oynadı. Topla birlikte oyuna girme konusunda yetersiz, kesici özelliği ile de zayıf kaldı.

Toure: Savunmanın derli toplu görüntü vermeye çalışan tek ismiydi. Ligi ve rakipleri biliyor olmasının tecrübesini daha fazla öne çıkarması gerekiyor. Ancak hem ağır olması hem de yanındaki oyuncuların değişmesi onu da olumsuz etkiledi.

Halil İbrahim: Rakibin en etkili olduğu kanatta, önünde oynayan isim de Stancu olunca maç boyunca zorlandı. Arkasına çok adam kaçırdı. İkinci yarıda bir kaç kez ani çıkış şansı bulsa da iyi sonlandıramadı. Taraftarla maç içinde yaşadığı tartışma ona yakışmadı.

Candeas: Topu ayağa kullanma konusunda arkadaşlarına oranla daha etkiliydi. Gerek savunmaya gerekse hücuma destek konusunda kendi sınırlarını oldukça zorladı. Çok koştu, çok çalıştı, Gençlerbirliği adına maçın öne çıkan isimlerindendi.

Berat: Belki de en verimsiz maçlarından birini oynadı. Topla fazla buluşamadı, orta alanda gerekli direnci gösteremedi, top çalamadı. İrfan Can’ın, hızlı ve seri adam eksiltme, dikine oynama özelliği karşısında sıkıntılı anlar yaşadı.

Fabricio: Agresif ve baskılı oynamaya çalıştı. Başakşehir’in yerden, hızlı ve ayağa pasa dayalı oyun anlayışı karşısında bocaladı. Zaman zaman alanını kaybederken, sakatlığı nedeni ile oyundan alındı.

Stancu: Asıl yeri forvet olmasına rağmen zaman zaman olduğu gibi bu maçta da kanatta görev aldı. Temposu, dayanıklılığı, gücü ve heyecanı eski günlerinden uzak olduğu için savunma ve hücuma destek konusunda yetersiz kaldı.

Sessegnon: Başakşehir’in ikili-üçlü sıkıştırmalarında ve büyük baskı kurduğu anlarda, ayakta kaldı. Topu boşluklara taşıyıp, delici driplingleri ile arkadaşlarını rahatlatan ve rakibi en çok yıpratan oyuncu oldu. Ancak çok yalnız kaldı.

Sio: Diğer iki maça oranla daha arzulu ve mücadeleciydi. Sık sık orta alana kadar gelip top sakladı, peşine taktığı savunmacıları uğraştırdı ancak ofsayta bir türlü dikkat etmedi. Bu yüzden bir gol geçersiz sayıldı.

Rahmetullah: Oyundan düşen Stancu’nun yerine daha önce girmeliydi. Sol kanata hareket ve canlılık getirdi, inadı ve çabasıyla, takımını hemen pozisyona sokmayı başardı.

Soner: Orta alana dinamizm katması ve İrfan’ı etkisiz hale getirmesi için oyuna alındı ama beklentilerin uzağında kaldı. İki basit top kaybı savunmaya zor anlar yaşattı.

Yasin: Orta alanda iyi niyetiyle mücadele etmeye çalıştı. Rakibin bu alandaki oyuncu hamleleri daha güçlü olunca, çabası sonuç vermedi.

Taraftar: Takıma destek adına diğer maçlara bakıldığında tribünlerde daha kalabalıktılar ve maçın büyük bölümünde takımı ateşlemeye çalıştılar. Ancak son bölümde, kendi oyuncularını ıslıklamaları onlara yakışmadı.