Hayat kadınları ve genelev işletmecileri yıkımların başlamasının ardından 'fuhuşun sokağa düştüğünü' iddia ediyorlar.
Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 'Ulus Tarihi Kent Merkezi Projesi" kapsamında gerçekleştirilen yıkımlarla ilgili genelevdeki çalışan hayat kadınları ve genelev işletmecileri İHA muhabirinin sorularını cevaplandırdı. Ankara Genelevi'nde 1 evi olan genelev işletmecisi Haşim K., işyerinin Yargıtay'dan dönmesine rağmen belediye tarafından yıkıldığını belirterek, "Paramı alamadım, ne zaman alacağım da belirsiz. 15 kişi çalışıyordu, şimdi kadınlar yollarda çalışıyor, otellerde çalışıyor" dedi.
Haşim K. vergilerini verdiklerini, sigortalarını ödediklerini ifade ederek ve devlete ayda 100 bin TL paranın yatırıldığına değinerek çalışan 330 kadının kendilerine yer gösterilmemesi durumunda fuhuşun sokağa düşeceği uyarısında bulundu.
VALİLİK VE BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ'NDEN CEVAP BEKLİYORLAR
Ankara Valiliği ve Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne dilekçeyle başvuran genelev işletme sahipleri, genelevin başka bir yere taşınması için şimdiye kadar bir sonuç alamadıklarını, bu konunun Ankara Valiliği tarafından çözülebileceğini belirttiler.
GÜNDE 5 BİN KİŞİ ZİYARET EDİYOR
Genelev işletmecisi Ş.K. ise yıkımdan önce günde 5 bin kişinin geneleve geldiğini ancak bu rakamın 2 bine düştüğünü kaydederek, "İl Sağlık Komisyonu bizden yer önermemizi istedi. Biz de arsa önerdik. Biz yer istiyoruz. Burada çalışmaktan biz de memnun değiliz. Lalahan, Sanayi, Kayaş, Yahyalar ve İvedik'te uygun yerler var bu arsaları önerdik. Komisyon bu konuda bizden ayrıntılı bir dosya istedi" şeklinde konuştu.
"Valilik ve belediye bize yer göstersin" diyen Ş.K. kendilerine yer gösterilmesi durumunda yarın genelevi boşaltmaya hazır olduklarını söyledi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin "Genelevin yeri ile ilgili referandum yaparız" şeklindeki görüşüne ise Ş.K., "Referandum bizim aleyhimize çıkar" karşılığını verdi.
"BİZİ SOKAKTA FUHUŞ YAPMAYA ZORLUYORLAR"
Hayat kadını A.A. ise genelevde Pazartesi-Perşembe-Salı ve Cuma günleri kontrolden geçtiklerini belirterek, "Burada her türlü kontrolü oluyoruz. Ayda bir kez kan tahliliyi yapılıyor. Sokaklarda çalışanlar ise hiçbir kontrolden geçmiyor, hem kadın, hem de erkek için her türlü hastalık riski mevcut" ifadelerini kullandı.
Genelevde çalışan 3 çocuk annesi F.M. ise, "Fuhuş sokağa düştü. İskitlerdeki yıkıntılar buradan daha fazla çalışıyor. Ulus'un ara sokakları hayat kadınlarının mekanları haline geldi. Bize yeni bir yer göstermezlerse biz de sokaklarda fuhuş yapmaya zorlanmış oluruz" iddiasında bulundu.
Genelevden çevresindeki esnafla birlikte yaklaşık 5 bin kişinin geçindiğini söyleyen F.B. isimli hayat kadını ise, "Burada en ufak bir asayiş olayı olmuyor, burada her türlü kontrol yapılıyor. Burada çalışanların hepsinin çoluk çocuğu var, hepsi çocuk okutuyor. Bu kadar insan ne yapacak, mecbur sokaklarda çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Öte yandan Ulus'un ara sokaklarında pazarlık yapan hayat kadınlarının objektiflere yakalanması gözden kaçmadı.