ÜFE ise aylık bazda %3,92 artış gösterirken, yıllık artış bir önceki aydaki %35,17 seviyesinden Mayıs ayında %38,33’e yükselmiş oldu.
TÜFE tarafında, ulaştırma %2,56, giyim ve ayakkabı %1,76 ve çeşitli mal ve hizmetler %1,62 en çok artış gösteren sektör grupları olurken, düşüş gösteren gruplar ise %1,32 ile eğlence ve kültür, %0,01 ile alkollü içecekler ve tütün gruplarında oldu.
ÜFE tarafında ise en fazla artış %8,97 ile ana metaller, %8,41 ile ağaç ve mantar ürünleri ve %7,99 ile kok ve rafine petrol ürünleri gruplarında gerçekleşirken, düşüş gösteren tek grup %0,22 ile temel eczacılık ürünleri ve müstahzaları ürünlerinde oldu.
Geçtiğimiz ay Dolar / TL tarafına bakıldığında ABD’de beklentilerin çok altında gelen Tarım Dışı İstihdam verisi ardından açıklanan yüksek enflasyon sonrası, ABD 10 yıllık tahvil faizleri %1,72’lere kadar yükseldi. Bazı FED Başkanları tarafından tahvil alımlarının azaltılmaya konuşulması gerektiği söylemlerinin de ön plana çıkması ile Dolar / TL 8,50 seviyelerine kadar çıktı. Hazine Bakanı Yellen ve birçok FED üyesinin yüksek enflasyonun geçici olduğunu iletmesi sonrasında Kur 8,25 – 8,30 seviyesinde dengelenmişti. Geçtiğimiz hafta yurtiçi siyasi gelişmeler ve erken seçim haberlerinin ön plana çıkması ile TL’de sert değer kaybı yaşanmış olup, Salı günü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ''Merkez Bankası Başkanı ile görüştüm. Faizleri düşürmemiz lazım. Faiz yükünü biz yatırımların üzerinden kaldırırsak, maliyetlerin üzerinden kaldırırsak, ondan sonra maliyet enflasyonunu tetikleyen faiz olduğu için rahatlama dönemine girmiş olacağız.'' açıklamaları sonrası Dolar / TL 8,77’yi test etti.
Dün gerçekleşen TCMB’nin yerli ve yatırımcı yatırımcılara yaptığı sunum sonrası kur 8,60 seviyelerinde dengelendi. Kavcıoğlu ‘’ Piyasalardaki erken gevşeme beklentisinin ortadan kalkması gerekiyor. Merkez Bankası fiyat istikrarı amacına bağlıdır. Enflasyonda %5 hedefi yakalanana kadar politika faizi, gerçekleşmiş ve beklenen enflasyonun üzerinde oluşacak" dedi.
Nisan ayından itibaren kademeli yukarı yönlü hareketlenmeler gerçekleştiren altın fiyatları, Mayıs ayında da bu hareketlerini sürdürdü. Genel olarak baktığımızda küresel bazda yaşanan enflasyon endişeleri ile birlikte zayıf bir performans sergileyen dolardan da destek alarak bu hareketlenmeleri gerçekleştiren altın, Temmuz 2020’den beri en kazançlı aylarından birini geride bıraktı. Diğer yandan küresel bazda yukarı yönlü hareketlenmeler gerçekleştiren emtia fiyatları da yakından takip ediliyor. Altın kanadında net uzun pozisyonlar incelendiğinde 2021 yılındaki en yüksek seviyelerin test edildiği görülüyor.
TCMB’nin 17 Haziran’da Para Politikası Kurulu toplantısında en önemli gündem maddesi coronavirüs salgını, jeopolitik riskler ve siyasi konular ile bunlara ilişkin oluşan ekonomi adımları olacaktır. TCMB, son toplantısında politika faizini beklentiler dahilinde %19,00 seviyesinde sabit bırakmıştı. Karar metninde ‘sıkı duruş’ yerine ‘mevcut duruş’ yazılması dikkat çekerken, metne "Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar mevcut para politikası duruşu sürdürülecektir’ ifadesi eklendi. Bu kapsamda 17 Haziran’da PPK’da faizde değişiklik olacağını düşünmüyoruz. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz artırımı ile alakalı son açıklamaları sonrasında olası bir faiz indirimde TL varlıklarda sert bir değer kaybı yaşanabileceğini düşünüyoruz.
Kaynak:İnfo Yatırım
Hibya Haber Ajansı