RAMAZANDA uzun süreli açlık ve özellikle akşam yemeğinin çok güçlü olması, reflüyü tetikleyebiliyor ya da var olan şikayetlerde artışa yol açabiliyor.
Ramazan ayında beslenme şeklinin ve öğün sayısının değişiklik göstermesine bağlı olarak reflü hastalarına uyarılarda bulunan Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Gürden Gür, “Oruç tutan kişilerin midelerini yormayacak alışkanlıklarla hareket etmesi, bu dönemi rahat geçirmelerine katkı sağlar” dedi.
Oruç tutan reflü hastalarında şikayetlerin artmaması için iftarda çok güçlü, yağ içeriği yüksek yemekler yenilmemesi tavsiyesinde bulunan Gür, ana yemek olarak tas kebabı, karnıyarık, imambayıldı ve kızartma gibi yiyeceklerin tüketilmemesi gerektiğini söyledi.
Baharattan uzak durun
Gür, turşu, acılı ve aşırı baharatlı besinlerden özellikle kaçınılması gerektiğini vurgulayarak, “Sirke, salçalı yemekler, limon suyu, kremalar, soğan gibi yiyeceklerden uzak durulması ve gazlı içeceklerin tüketilmemesi gerekiyor” dedi. İftarda öncelikle sıvı tüketimine ağırlık verilmesi gerektiğini belirten Gür, şöyle devam etti:
“İftara su ve çorba ile başlanmalı. Çorba çok sıcak olmamalı. Çorbadan sonra bir parça ekmek zeytin peynir ile yemeğe devam edilmeli. Bir süre ara verilerek midenin dinlenmesine izin verilmeli.
Sahurda sigara içmeyin
Daha sonra ana öğüne başlanmalı. Yemek sonrası şerbetli ağır tatlılar tercih edilmemeli. Sütlü daha hafif tatlılar ara öğün olarak yenilmeli. İftardan sonra bol sıvı tüketilmeli, ara öğünde saat 10.00 gibi meyve yenilmeli.
Sahurda yine hafif yiyecekler tüketilmeli ve az yenilmeli. Yedikten sonra hemen yatılmamalı. En az 30-40 dakika beklenmeli. İftara başlarken ve sahurda sigara içilmemeli. Sigaranın mideye olan zararının reflüyü tetikleyeceği unutulmamalı.”